Multilingual Turkish Dictionary

English

English
SALPINX : English Turkish Medicals

Salpenks:
Dölyatağı (Fallop) borusu, tuba uterina;
Eustachi borusu, tuba auditiva

SALT : English Turkish Medicals

Tuz katarak çöktürmek, tuz, madentuzu, Müshil tuzu

SALTATION : English Turkish Medicals

Hoplama, sıçrama, zıplama

SALTATORY : English Turkish Medicals

İstemdışı görülensıçrama, atılma, bükülme v.b. hareketlerle ilgili, bu tarz hareketlerle belirgin;
Tür'de aniden oluşan genetik değişme ile ilgili, bu tarz genetik değişme ile belirgin

SALTISH : English Turkish Medicals

Tuzluca

SALTPETRE, SALTPETER : English Turkish Medicals

Güherçile, potasyum nitrat

SALUBRIOUS : English Turkish Medicals

Sıhhatli, sıhhate yarar, sıhhi

SALURESIS : English Turkish Medicals

Vücutta toplanan sodyumun idrarla atılışı, salürezis

SALURETIC : English Turkish Medicals

İdrarla sodyum atılışını hızlandırıcı, salüretik

SALUTARY : English Turkish Medicals

Sıhhate yarar, sıhhi, faydalı

SALVARSAN : English Turkish Medicals

Özellikle frengi ilacı olarak kullanılan arsenikli bir ilaç, arsfenamin

SALVATELLA : English Turkish Medicals

Salvatel, (küçük parmak sırtından başlayan toplardamar), vena salvatella

SAMARIUM : English Turkish Medicals

Sa veya Sm sembolü ile bilinen, atom no: 62 ve atom ağırlığı:
35 olan kimyasal element, samaryum

SANATIVE : English Turkish Medicals

Şifa verici, iyi eden

SANATORIUM : English Turkish Medicals

Sanatoryum, şifa yurdu

SANATORY : English Turkish Medicals

Sıhhi, sıhhate yararlı

SANDFLY : English Turkish Medicals

Tatarcık, tropik ülkelerde rastlanan tatarcık hummasının bulaşmasında rol oynayan küçük böcek

SANE : English Turkish Medicals

Aklı başında, akıllı, kafası sağlam

SANEGA ROOT : English Turkish Medicals

Birleşik Amerika'nın doğusunda bulunan ve hazım ilacı olarak kullanılan "Polygala" kökü

SANGUICOLOUS : English Turkish Medicals

Kanda yaşayan

SANGUIFACIENT : English Turkish Medicals

Kan yapıcı, kant aşıyıcı

SANGUIFERUS : English Turkish Medicals

Kan taşıyan, kanı ileten