Multilingual Turkish Dictionary

English

English
SPORO- : English Turkish Medicals

Bakınız: Spor-

SPOROBLAST : English Turkish Medicals

Koksidyumda hücre bölünmesi sonucunda meydanag elen cisim

SPOROCYST : English Turkish Medicals

Spor ihtiva eden kese, spor kesesi

SPOROGENESIS : English Turkish Medicals

Spor (tohum) vasıtasıyla üreme;
Spor meydana gelmesi

SPOROGENIC : English Turkish Medicals

Spor yapan, sporojen

SPOROGENOUS : English Turkish Medicals

Sporlar aracılığıyla üreyen, sporla çoğalan

SPOROGONY : English Turkish Medicals

Döllenmemiş bir spordan gelişme

SPORONT : English Turkish Medicals

Olgun protozoer

SPOROPHORE : English Turkish Medicals

Bir organizmanın spor taşıyan kısmı

SPOROPLASM : English Turkish Medicals

Çoğalma hücrelerinin protoplazamsı

SPOROTRICHOSIS : English Turkish Medicals

Sporotrikum enfeksiyonu

SPOROTRICHUM : English Turkish Medicals

"Sporotrichum schenkii" başta olmak üzere bazı türlerinin sporotrikoz'a sebep olduğu bir mantar cinsi

SPOROZOA : English Turkish Medicals

Toxoplasma, Plasmodium ve diğer bazı cinsleri insanda hastalık yapan tek hücreden oluşmuş canlılar kolu (Protozoa)'nun bir sınıfı

SPOROZOITE : English Turkish Medicals

Bir protozoer sporunun bölünmesinden meydanag elen oraksı nüveli oluş

SPOROZOON : English Turkish Medicals

Sporozoa sınıfı herhangi bir parazit

SPOROZOOSIS : English Turkish Medicals

sporozoa sınıfı parazitlerin meydana getirdiği hastalık

SPORT : English Turkish Medicals

Asıl halinden değişik şeklide meydana gelen hayvan veya bitki, hilkat garibesi;
Aslından başka türlü olmak

SPORULAR : English Turkish Medicals

Spor veya sporcukla ilgili;
Spor veya sporcuğa benzeyen

SPORULATE : English Turkish Medicals

Spor meydana getirmek, spor oluşturmak

SPORULATION : English Turkish Medicals

Spor oluşumu

SPORULE : English Turkish Medicals

Küçük spor, sporcuk

SPOT : English Turkish Medicals

Leke, benek, nokta, macula

SPRAIN : English Turkish Medicals

Eklemin burkularak incinmesi

SPRAY : English Turkish Medicals

Serpinti, ince toz halinde serpilen su v.s.;
Vaporizatör ile püskürtülen ilaç v.s.;
Vaporizatör

SPREADING : English Turkish Medicals

Yayma, sürme, kan, salgı v.b. numuneyi lam üzerine ince tabaka halinde yayma;
Bakteri kültüründe çevreye doğru yayılma görülmesi, bakteri kolonisinin ekim bölgesi dışına taşması;
Hastalığın bir kimseden diğerkimselere yayılması