Multilingual Turkish Dictionary English

STEAROPTEN : English Turkish Medicals

Uçucu bir yağın katı kısmı

STEARRHEA : English Turkish Medicals

Derinin yağ guddelerinden çıkan ifrazatın anormal şekilde artması

STEAT(O)- : English Turkish Medicals

Yağ

STEATADENOMA : English Turkish Medicals

Yağ bezleri adenomu

STEATITIS : English Turkish Medicals

Yağ dokusu iltihabı

STEATOCELE : English Turkish Medicals

Haya (testis) torbasında yağlı ur, skrotumun yağlı şişi

STEATOCRYPTOSIS : English Turkish Medicals

Yağ bezlerinin fonksyion bozukluğu

STEATOCYSTOMA : English Turkish Medicals

Yağ bezi kanalının tıkanması sonucu oluşan kist, yağ kisti

STEATOGENOUS : English Turkish Medicals

Yağ dejenerasyonu yapan, steatojen

STEATOID : English Turkish Medicals

Yağa benzeyen

STEATOLYSIS : English Turkish Medicals

Yağların emülsifikasyonla emilmesi

STEATOLYTIC : English Turkish Medicals

Yağların parçalanması ile ilgili;
Yağları parçalayıcı

STEATOMA : English Turkish Medicals

Yağlı ur, yağ dokusu tümörü, lipom

STEATOMATOSIS : English Turkish Medicals

Birçok yağ kistlerinin bulunması

STEATONECROSIS : English Turkish Medicals

Yağ nekrozu

STEATOPATHY : English Turkish Medicals

Yağ bezi hastalığı, steatopati

STEATOPYGIA : English Turkish Medicals

Büyük kıçlılık, ilyelerin aşırı şişmanlığı

STEATOPYGOUS : English Turkish Medicals

Kalçalarında aşırı yağlanma gösteren, iri kalçalı

STEATORRHEA : English Turkish Medicals

Dışkıda yağ fazlalığı, yağlı dışkı

STEATOSIS : English Turkish Medicals

Yağ bezleri hastalığı;
Yağ dejenerasyonu

STEEL : English Turkish Medicals

Karbonla karışık demir, çelik

STEEPING : English Turkish Medicals

Suda bırakıp ıslatma, demlendirme, bir maddeyi suda ıslatıp özünü çıkarma

STEGNOSIS : English Turkish Medicals

Salgı (ifraz) nın durdurulması;
Bakınız: Stenosis

STEGNOTIC : English Turkish Medicals

Büzücü, kasarak sıkıştırıcı;
Salgı kanalı üzerine büzücü etki yapan madde (ilaç)

STEGOMYIA : English Turkish Medicals

Bir sivrisinek türü