Multilingual Turkish Dictionary

English

English
JOCULARLY : English Turkish Redhouse

joc.u.lar.lyzarf şaka olarak

JOG : English Turkish Redhouse

jogcag fiil (qogged, qogging)
itmek, sarsmak, dürtmek.
yavaş koşmak, qogging yapmak. isim
dürtme.
yavaş koşma

JOG SOMEONE'S MEMORY : English Turkish Redhouse

(bir şeyi hatırlatmak için ipucu vererek) birinin belleğini canlandırmak

JOGGING : English Turkish Redhouse

jog.gingisim yavaş koşma, qogging

JOGGLE : English Turkish Redhouse

jog.glecag'ıl fiil
hafifçe sarsmak, yavaşça sallamak; hafifçe sarsılmak veya sallanmak.
geçme ile tutturmak. isim
birden dürtme, sallama.
sarsıntı.
geçme

JOIN : English Turkish Redhouse

joincoyn fiil
(kulüp, parti v.b.'ne) katılmak.
buluşmak.
birleştirmek; birleşmek.
bağlamak; bağlanmak.
konuşma dili bitişmek.
in
de yer almak,
e katılmak. isim
bitişme noktası.
birleşme; bitişme

JOIN BATTLE : English Turkish Redhouse

(iki ordu) çarpışmaya başlamak

JOIN HANDS : English Turkish Redhouse

el ele tutuşmak

JOIN UP : English Turkish Redhouse

konuşma dili
asker yazılmak.
üye yazılmak

JOINER : English Turkish Redhouse

join.ercoy'nır isim
birleştirici şey veya kimse.
İngiliz İngilizcesi doğramacı, marangoz

JOINERY : English Turkish Redhouse

join.eryisim doğramacılık, marangozluk

JOINT : English Turkish Redhouse

jointcoynt isim
anatomi eklem, mafsal.
ek.
ek yeri.
kasaplık büyük et parçası.
botanik düğüm, boğum.
argo afyon çekilen veya kumar oynanan batakhane.
argo esrarlı sigara. fiil
bitiştirmek, eklemek, raptetmek.
ek veya oynak yeri yapmak.
(eti) oynak yerlerinden ayırmak

JOINT ACCOUNT : English Turkish Redhouse

ticaretmüşterek hesap

JOINT CREDITORS : English Turkish Redhouse

müteselsil alacaklılar

JOINT DEBTORS : English Turkish Redhouse

müteselsil borçlular

JOINT HEIR : English Turkish Redhouse

mirasta ortak

JOINT OWNER : English Turkish Redhouse

mülkiyette/tasarrufta ortak; paydaş

JOINT SURETY : English Turkish Redhouse

müteselsil kefil

JOINT-STOCK COMPANY : English Turkish Redhouse

ticaretanonim şirket

JOINTLY : English Turkish Redhouse

joint.lyzarf ortaklaşa, birlikte

JOIST : English Turkish Redhouse

joistcoyst isim kiriş; putrel

JOKE : English Turkish Redhouse

jokecok isim şaka, latife, nükte. fiil şaka yapmak, şaka etmek

JOKER : English Turkish Redhouse

jok.erco'kır isim
şakacı kimse.
iskambil oyunları qoker

JOKINGLY : English Turkish Redhouse

jokinglyzarf şaka ederek, şakayla

JOLLY : English Turkish Redhouse

jol.lycal'i sıfat
şen, neşeli.
neşe verici.
konuşma dili hoş, güzel. zarf, İngiliz İngilizcesi, konuşma dili pek çok, son derece