Multilingual Turkish Dictionary English

MAKE A BEELINE FOR : English Turkish Redhouse

-e hemen gitmek

MAKE A BEELINE TO : English Turkish Redhouse

-e hemen gitmek

MAKE A BIG SPLASH : English Turkish Redhouse

üyük bir sükse yapmak; dikkatleri üzerine çekmek

MAKE A BOLT FOR : English Turkish Redhouse

fırlayıp (bir yere) doğru koşmak

MAKE A CLEAN BREAST OF : English Turkish Redhouse

itiraf etmek, içini boşaltmak, içini dökmek

MAKE A DECISION : English Turkish Redhouse

karar vermek, karar almak

MAKE A DETOUR : English Turkish Redhouse

varyanttan gitmek

MAKE A DIFFERENCE : English Turkish Redhouse

fark etmek

MAKE A DISPLAY : English Turkish Redhouse

gösteriş yapmak

MAKE A FACE : English Turkish Redhouse

suratını buruşturmak, somurtmak

MAKE A FAUX PAS : English Turkish Redhouse

pot kırmak, falso yapmak

MAKE A FIRE : English Turkish Redhouse

ateş yakmak

MAKE A FOOL OF : English Turkish Redhouse

(birini) maskaraya çevirmek, rezil etmek

MAKE A FUSS ABOUT : English Turkish Redhouse

-i mesele yapmak

MAKE A FUSS OVER : English Turkish Redhouse

-in üzerine titremek;
i baş tacı etmek

MAKE A GO OF : English Turkish Redhouse

(bir işyerini) başarılı bir şekilde idare etmek

MAKE A GOOD IMPRESSION ON SOMEONE : English Turkish Redhouse

akınız leave a good impression with someone leave a bad impression with someone

MAKE A GRAB FOR : English Turkish Redhouse

- e elini atmak

MAKE A HASH OF : English Turkish Redhouse

konuşma dili-i bozmak,
i iyice karıştırmak;
i yüzüne gözüne bulaştırmak

MAKE A HIT : English Turkish Redhouse

üstün başarı sağlamak.
çok beğenilmek

MAKE A MESS OF : English Turkish Redhouse

i altüst etmek.
i berbat etmek

MAKE A MISTAKE : English Turkish Redhouse

yanlış yapmak, hata etmek/işlemek

MAKE A MOTION : English Turkish Redhouse

önerge vermek, teklifte bulunmak

MAKE A MOUNTAIN OUT OF A MOLEHILL : English Turkish Redhouse

habbeyi kubbe yapmak, pireyi deve yapmak

MAKE A NAME FOR ONESELF : English Turkish Redhouse

ad yapmak