English
BALUCHISTAN : English Turkish
n. Baluçistan, Baluçistanlı kimse
BALUSTER : English Turkish
n. korkuluk çubuğu
BALUSTERED : English Turkish
adj. korkuluklu, korkulukları olan, parmaklıklı, parmaklıkları olan
BALUSTRADE : English Turkish
n. parmaklık, korkuluk, trabzan parmaklığı
BALZAC : English Turkish
n. bir soyadı; Honore de Balzac (
1850), Fransız romancı, "The Human Comedy (İnsan Komedisi)" eserinin yazarı; kırmızı şarap yapımında kullanılan üzüm türü (Katalonya {İspanya} kökenli)
BAMAKO : English Turkish
n. Mali'nin başkenti
BAMBARA : English Turkish
n. Bambara, Mali'de (Batı Afrika) yaşayan Afrikalı Bambara halkının üyesi kimse
BAMBARA : English Turkish
n. Bambara, Mali'de (Batı Afrika) yaşayan Afrikalı bir halk grubu; Batı Afrika'da (Mali, Gine, Senegal, Burkina Faso ve Fildişi Sahili) Nijer-Kongo dili
BAMBARA : English Turkish
n. Bambara dili, Bambara halkı tarafından konuşulan Mandingo dili
BAMBINO : English Turkish
n. çocuk, bebek (İtalyanca)
BAMBOO : English Turkish
n. bambu, hint kamışı, bambu çubuk
BAMBOO CURTAIN : English Turkish
n. çin sınırı
BAMBOO SHOOT : English Turkish
n. bambu filizi
BAMBOOZLE : English Turkish
v. kandırmak, aldatmak, işletmek, kafeslemek, şaşırtmak
BAMBOOZLED : English Turkish
adj. kafası karışmış, şaşırmış, şaşırılmış; aldatılmış, kafeslenmiş, kendisinden faydalanılmış
BAMBOOZLEMENT : English Turkish
n. dolandırıcılık, dolandırma, sahtekârlık, üçkâğıtçılık
BAMBOOZLER : English Turkish
n. dolandırıcı, dolandıran, sahtekâr, üçkâğıtçı
BAMMOOZLEMENT : English Turkish
n. dolandırıcılık, dolandırma, sahtekârlık, üçkâğıtçılık
BAN : English Turkish
"Basement Area Network (Üs Alan Ağı)"; özel bir ev dahilinde kurulmuş lokal alan ağı (Bilgisayar Argosu)
BAN : English Turkish
v. yasaklamak, menetmek, boykot etmek, afaroz etmek
BAN : English Turkish
n. yasak, vali (macar)
BAN KI-MOON : English Turkish
n. (1944 Kore doğumlu) Birleşmiş Milletlerin bayrağı Kofi Annan'dan alan 8'inci Genel Sekreteri
BANAL : English Turkish
adj. banal, bayağı; sıradan; basmakalıp
BANAL STORY : English Turkish
anal hikâye, sıradan öykü, ilginç olmayan hikâye
BANALISE : English Turkish
v. (Britanya İngilizcesi) banallaştırmak, sıradanlaştırmak, bayağılaştırmak, adileştirmek (banalize olarak da yazılır)
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani