Multilingual Turkish Dictionary

English

English
BE IN HOT WATER : English Turkish

aşı dertte olmak, gözden düşmüş olmak

BE IN KINDLE : English Turkish

v. gebe olmak (tavşan vb.)

BE IN LABOR : English Turkish

doğum sancısı çekmek

BE IN LOVE : English Turkish

aşık olmak

BE IN LOVE WITH : English Turkish

-e âşık olmak,
e karşı tutkulu duygular beslemek,
e çok düşkün olmak

BE IN NEED : English Turkish

muhtaç olmak

BE IN OFFICE : English Turkish

görevli olmak, görevde olmak

BE IN ONE'S DOTAGE : English Turkish

unamak, yaşlanıp çocuk gibi olmak

BE IN ONE'S ELEMENT : English Turkish

havasında olmak, yabancılık çekmemek

BE IN ONE'S GOOD GRACES : English Turkish

irinin gözüne girmiş olmak, biri tarafından tutulur olmak, biri tarafından saygı duyulur olmak

BE IN ONE'S KEEP : English Turkish

v. himayesinde olmak

BE IN ONE'S RIGHT MIND : English Turkish

aklı başında olmak

BE IN ONE'S RIGHT SENSES : English Turkish

v. aklı başında olmak

BE IN PAIN : English Turkish

ağrısı olmak, acı çekmek

BE IN POCKET : English Turkish

kâr etmek, kazanmak

BE IN POSSESSION OF : English Turkish

-a sahip olmak,
nin sahipliğinde olmak,
si olmak,
nı bulundurmak

BE IN PRACTICE : English Turkish

v. pratisyenlik yapmak

BE IN QUEER STREET : English Turkish

v. parasız kalmak, borcu olmak, zor durumda olmak, başı dertte olmak

BE IN RAPPORT WITH : English Turkish

v. uyumlu olmak, anlaşmak

BE IN RELIEF AGAINST : English Turkish

v. kontrast oluşturmak, yanında göze çarpmak, dikkati çekmek

BE IN RESIDENCE : English Turkish

v. işyerinde kalmak, işyerinde yatıp kalkmak

BE IN SESSION : English Turkish

toplantı halinde olmak

BE IN SHORT SUPPLY : English Turkish

tedariksiz olmak, eksik olmak, çok düşük miktarda olmak, kıt olmak

BE IN SMB.'S CONFIDENCE : English Turkish

v. güvenini kazanmak, güvendiği kişi olmak

BE IN SMB.'S DEBT : English Turkish

v. borçlu olmak, minnettar olmak