Multilingual Turkish Dictionary

English

English
BOBCAT : English Turkish

n. vaşak

BOBCATS : English Turkish

n. Ohio Üniversitesi'nin (ABD) spor talkımlarının adı

BOBECHE : English Turkish

n. mumluk halkası, şamdan halkası, şamdan üzerine yerleştirilen ve mumu tutan halka

BOBOL : English Turkish

n. (Karayip Argosu) rüşvet, finansal bozulma, görev suistimal edilerek rüşvet alınan onursuz davranış

BOBOLINK : English Turkish

n. pirinç kuşu, bir Kuzey Amerika kuşu

BOBOTIE : English Turkish

n. körilenmiş kıyma ve yumurta ile hazırlanan bir yemek (Güney Afrika Mutfağı)

BOBSLED : English Turkish

n. yarış kızağı

BOBSLEDDER : English Turkish

n. kızak (karda kullanılan kızak) yolcusu, kızakla hareket eden

BOBSLEIGH : English Turkish

n. yarış kızağı

BOBSTAY : English Turkish

n. (Denizcilik) cıvadra bağı, mistaço, bir geminin cıvadrasını bastırmak ve dengede tutmak için kullanılan zincir veya sicim

BOBTAIL : English Turkish

n. kısa kuyruk, kuyruğu kesik hayvan

BOBTAILED : English Turkish

adj. kesilmiş, kısaltılmış; kısa kuyruğu olan, kısa kuyruklu

BOBWHITE : English Turkish

n. Amerika bıldırcını (bir kuş türü)

BOCAGE : English Turkish

n. (Fransızca) koru, ağaçlık, çalılık; ağaçlar veya ağaç yapraklarının temsil edildiği süsleme motifi (Güzel Sanatlar)

BOCARDO : English Turkish

n. ilk ve son ifadelerin negatif ve ortadakinin pozitif olduğu üç parçalı mantıksal ifade

BOCCACCIO : English Turkish

n. Boccaccio, bir soyadı; Giovanni Boccaccio (
1375), Floransa'da büyümüş İtalyan bir yazar ve şair, "the Decameron (Dekameron)" eserinin yazarı

BOCCACCIO : English Turkish

n. California'da büyük bir kayabalığı

BOCCE : English Turkish

n. çimde oynanan İtalyan bovlingi

BOCCIE : English Turkish

n. çimde oynanan İtalyan bovlingi

BOCHE : English Turkish

n. Boche, bir soyadı; Alman kimse, Kraut (aşağılayıcı bir kullanım)

BOCK : English Turkish

n. siyah bira

BOCK BEER : English Turkish

n. siyah bira

BOD : English Turkish

"board of directors (yönetim kurulu)"; yöneticiler grubu, baş meclis

BOD : English Turkish

n. "body (vücut)", vücut, bir yaratığın fiziksel yapısı; erkek, adam (Argo)

BODACH : English Turkish

n. yaşlı adam, yaşlı erkek; kaba kimse; kırsal bölgeden olan kimse; hortlak, tayf, hayalet, gulyabani