Multilingual Turkish Dictionary

English

English
DADAISM : English Turkish

n. Dadaizm, Dada akımının (20'nci yüzyıl başlarının soyut sanatı ve edebiyatı akımı) yöntem ve ilkeleri

DADAIST : English Turkish

adj. Dadaist, Dadacı, Dada'nın (20'nci yüzyıl başlarının soyut sanatı ve edebiyatı akımı) veya Dada ile ilgili, Dada'ya özgü

DADAIST : English Turkish

n. dadaist, Dada hareketi üyesi (erken 20’nci yüzyıla ait soyut sanat ve edebiyat hareketi); Dada uygulayan kimse

DADDY : English Turkish

n. baba, babacığım

DADDY LONG LEGS : English Turkish

n. tipula sineği, çayır örümceği

DADDY LONG-LEGS : English Turkish

n. uzun bacaklı örümcek, küçücük vücudu ve çok uzun ince bacakları olan örümcek

DADDY LONGLEGS : English Turkish

uzun bacaklı örümcek, küçücük vücudu ve çok uzun ince bacakları olan örümcek türü

DADDY'S GIRL : English Turkish

n. babasının kızı, babasını tercih eden kız çocuğu, babası tarafından şımartılan kız

DADICATED : English Turkish

adj. dadicated, (Resmi olmayan) bir kimsenin olabileceği en iyi baba

DADO : English Turkish

n. taban taşı

DADROCK : English Turkish

n. dadrock, yaşlanan rock yıldızları tarafından çalınan müzik; 1960’lar ve 1970’lerden etkilenmiş olan müzik

DAEDAL : English Turkish

adj. sanat kokan, sanatla oluşturulmuş; yaratıcı yetenekleri olan

DAEDALIAN : English Turkish

adj. hünerli, ustalıkla veya mahirane bir şekilde oluşturulmuş ya da çalışılmış; yetenekli; artistik; marifetli

DAEDALUS : English Turkish

n. (Yunan Mitolojisi) Minos Labirenti'ni ve kendisi ve oğlu Icarus hapishaneden kaçabilsinler diye kanatlar yapmış olan Atinalı bir mimar ve heykeltıraş

DAEMON : English Turkish

n. şeytan, iblis, zalim

DAEMONIC : English Turkish

adj. kötü ruhlu, uğursuz, deli, şeytanlı, çılgın

DAEMONICAL : English Turkish

adj. kötü ruhlu, şeytanlı, deli, çılgın, uğursuz

DAFF : English Turkish

n. mankafa, kalın kafalı, aptal kimse, geri zekalı (Argo); nergis, sarı çiçekleri olan soğanlı bitki türü (resmi olmayan)

DAFF : English Turkish

v. bir kenara atmak, başından atmak, bir kenara koymak, kenara koymak; üstünden atmak; oyalanmak; üşengeçlik etmek; zaman harcamak; oynamak; aptalca davranmak; yıldırmak, gözünü korkutmak, korkutmak

DAFFINESS : English Turkish

n. aptallık, geri zekalılık, ahmaklık

DAFFODIL : English Turkish

n. fulya, zerrin, nergis

DAFFODILLY : English Turkish

n. nergis, sarı çiçekleri olan soğanlı bitki türü, fulya

DAFFY : English Turkish

adj. çatlak, sersem, aptal; çılgın, deli

DAFT : English Turkish

adj. aptal, deli, kaçık, pervasız, arsız

DAFTLY : English Turkish

adv. pervasızca, aptalca, ahmakça; delicesine