Multilingual Turkish Dictionary English

DIPLOMATIZE : English Turkish

v. diplomasi uygulamak, diplomatlık yapmak

DIPLOMED : English Turkish

adj. diplomalı, diploması olan, sertifikalı, kalifiye

DIPLOPIA : English Turkish

n. diplopi, çift görme, bir objenin çift olarak görüldüğü görme bozukluğu

DIPLOSIS : English Turkish

n. kromozomların sayısının ikiye katlanması (Biyoloji)

DIPNOI : English Turkish

adj. hem ciğerleri hem de solungaçları olan (Biyoloji)

DIPNOI : English Turkish

n. akciğerli balık

DIPODY : English Turkish

n. iki vezinden oluşan şiir birimi; iki vezni vurgulu dize

DIPOLAR : English Turkish

adj. iki kutuplu

DIPOLE : English Turkish

n. dipola, ikiz kutuplu şey

DIPPER : English Turkish

n. dalan kimse; yiyeceğini sosa daldırıp çıkaran kimse; su tası; vaftiz karşıtı hıristiyan; kepçe; boyacı; su karatavuğu; anabatist

DIPPER : English Turkish

n. büyükayı [astr.], büyükayı takımyıldızı [astr.], arabacı takımyıldızı [astr.]

DIPPER DREDGER : English Turkish

n. kepçe, kepçe makinesi

DIPPING : English Turkish

n. dalma, daldırma

DIPPING NEEDLE : English Turkish

n. pusula eğilme ibresi

DIPPING ROD : English Turkish

n. maden arama çubuğu, su yatağı arama çubuğu

DIPPY : English Turkish

adj. deli, manyak

DIPSHIT : English Turkish

n. aşağılayıcı ve küçük düşürücü bir küfür (Aşağılayıcı Argo)

DIPSO : English Turkish

n. alkolik, içki alışkanlığı olan

DIPSOMANIA : English Turkish

n. alkoliklik, içki bağımlılığı

DIPSOMANIAC : English Turkish

n. alkolik, ayyaş

DIPSOMANIACAL : English Turkish

adj. alkoliklik ile ilgili, alkolik olmaya özgü, sürekli alkol iştahı olmakla ilgili

DIPSOPHOBIA : English Turkish

n. içme korkusu, içki içme korkusu

DIPSTICK : English Turkish

n. yağ göstergesi çubuk, yağ ölçme çubuğu

DIPTERA : English Turkish

n. çiftkanatlılar

DIPTERAL : English Turkish

adj. çiftkanatlı