Multilingual Turkish Dictionary

English

English
DIVERGE : English Turkish

v. sapmak; açılmak, ayrılmak, birbirinden uzaklaşmak; uyuşmamak, farklı olmak

DIVERGE FROM : English Turkish

v. sapmak

DIVERGENCE : English Turkish

n. ayrılma, uzaklaşma, açılma, ıraksama; uyuşmazlık, fikir ayrılığı

DIVERGENCY : English Turkish

n. ayrılma, uzaklaşma, açılma, ıraksama, uyuşmazlık, fikir ayrılığı

DIVERGENT : English Turkish

adj. ayrı, ıraksak, farklı

DIVERGENT LENS : English Turkish

ıraksak mercek, ışınların güzergâhını değiştiren mercek

DIVERGENT MARGIN : English Turkish

iki veya daha fazla plakanın birbirinden uzaklaştığı alan (Plaka Tektoniği)

DIVERGENTLY : English Turkish

adv. ayrılarak, farklılaşarak, merkez bir noktadan dallanır bir şekilde

DIVERS : English Turkish

adj. çeşitli, türlü türlü

DIVERSE : English Turkish

adj. çeşitli, türlü türlü, farklı, değişik

DIVERSELY : English Turkish

adv. çeşitli bir şekilde, dağılarak, farklılaşarak, farklı bir şekilde

DIVERSENESS : English Turkish

n. çeşitlilik, çeşitli olma durumu, farklılık, farklı olma durumu

DIVERSIFICATION : English Turkish

n. çeşitlendirme, değişiklik, çeşitlilik

DIVERSIFICATION OF CAPITAL : English Turkish

n. yatırım çeşitlendirme

DIVERSIFICATION OF PRODUCTS : English Turkish

n. ürün farklılaştırma, ürün çeşitlendirme

DIVERSIFIED : English Turkish

adj. değişik, çeşitli, dağıtılmış, farklı alanlara yönlendirilmiş

DIVERSIFIED AGRICULTURE : English Turkish

çeşitlendirilmiş tarım, sadece geleneksel tarımdan daha fazlasını içeren tarımcılık (turizm doğrudan pazarlama çiftçi pazarı ileri işleme ve daha fazlasını içerir)

DIVERSIFIER : English Turkish

n. çeşitlendiren, çeşitlendiren kimse veya şey, farklılaştıran kimse veya şey

DIVERSIFORM : English Turkish

adj. çeşitli şekillerde, farklı biçimlerde, farklı şekillerde olan; türlü biçimlerle ilgili, çeşitli şekillere özgü

DIVERSIFY : English Turkish

v. değiştirmek, farklılaştırmak, çeşitlendirmek, değişik alanlara yöneltmek

DIVERSION : English Turkish

n. ilgisini başka tarafa çekme, dikkatini dağıtma, saptırma; şaşırtma; yanıltma; oyalama, eğlence

DIVERSION TACTIC : English Turkish

şaşırtma taktiği, yanıltma taktiği, düşmanı yanıltmak için geliştirilmiş olan plan, başka bir kimseyi yanlış yöne saptırmak için yapılan manevra

DIVERSIONARY : English Turkish

adj. oyalayıcı; taktik

DIVERSIONARY ATTACK : English Turkish

şaşırtma saldırısı, yanıltma saldırısı, düşmanı ana saldırıdan saptırmak amacıyla yapılan saldırı

DIVERSIONARY TACTICS : English Turkish

şaşırtma taktikleri, yanıltma taktikleri, düşmanı yanıltmak için geliştirilmiş olan planlar, başka bir kimseyi yanlış yöne saptırmak için yapılan manevralar