English
DYNAMISTIC : English Turkish
adj. dinamistik, dinamizm ile ilgili, devingenlik ile ilgili, devimselcilik ile ilgili, tüm fenomenlerin doğal bir gücün belirtisi olarak açıklanabileceği teorisi ile ilgili
DYNAMITE : English Turkish
n. dinamit; potansiyel tehlike; çarpıcı şey; eroin
DYNAMITE : English Turkish
v. dinamitlemek
DYNAMITER : English Turkish
n. dinamitçi
DYNAMITIC : English Turkish
adj. dinamit ile ilgili, dinamite özgü
DYNAMIZE : English Turkish
v. (Amerikan İngilizcesi) dinamikleştirmek, canlandırmak, dinamizm kazandırmak; enerjikleştirmek; daha etkin kılmak, daha etkilileştirmek (dynamise olarak da yazılır)
DYNAMO : English Turkish
n. dinamo, enerjik kimse
DYNAMOGENESIS : English Turkish
n. duyusal uyarana verilen tepkilerdeki değişimler (Psikoloji)
DYNAMOGENIC : English Turkish
adj. dinamojen, duyusal uyarana verilen tepkilerdeki değişimlere ait, bu değişimlerle ilgili veya bunlara özgü (Psikoloji)
DYNAMOGENOUS : English Turkish
adj. dinamojen, duyusal uyarana verilen tepkilerdeki değişimlere ait, bu değişimlerle ilgili veya bunlara özgü (Psikoloji)
DYNAMOMETER : English Turkish
n. dinamometre
DYNAMOMETRIC : English Turkish
adj. dinamometrik, dinamometreye ait veya dinamometre ile ilgili, dinamometreye özgü, mekanik gücün ölçülmesiyle ilgili
DYNAMOMETRY : English Turkish
n. dinamometri, mekanik güç veya kuvvetin ölçülmesi
DYNAST : English Turkish
n. hükümdar, kral, yönetici, hanedan üyesi
DYNASTIC : English Turkish
adj. hanedana ait, hanedan
DYNASTY : English Turkish
n. hanedan, sülale
DYNE : English Turkish
n. din (güç birimi)
DYSACOUSIA : English Turkish
n. disakuzi, gürültüden kaynaklanan kulak ağrısı
DYSADAPTATION : English Turkish
n. retikulum ve irisin ışığa uyum sağlama becerisindeki bozukluk (Optometri)
DYSAPTATION : English Turkish
n. retikulum ve irisin ışığa uyum sağlama becerisindeki bozukluk (Gözbilimi)
DYSARTHRIA : English Turkish
n. dizartri, eklemleme bozukluğu, telaffuz bozukluğu, sözcükleri söylemede güçlük
DYSARTHRIC : English Turkish
adj. dizartri ile ilgili, eklemleme bozukluğuna özgü, telaffuz bozukluğu ile ilgili, sözcükleri söylemede güçlük ile ilgili
DYSBARISM : English Turkish
n. dizbarizm, küçük çapta vurgun, atmosfer basıncı ile kan gazları basıncı arasındaki fark
DYSCALCULIA : English Turkish
n. diskalkuli, matematiksel problemleri çözememe, matematiği öğrenme ve kullanmada yetersizlik (genellikle beyindeki bir sorundan kaynaklanır)
DYSCRASIA : English Turkish
n. diskrazi, kanın yapısında bozukluk
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani