Multilingual Turkish Dictionary English

LABIAL : English Turkish

n. dudak ünsüzü

LABIAL : English Turkish

adj. dudaksı, dudaklara ait

LABIAL LETTERS : English Turkish

kapalı dudaklarla telaffuz edilen harfler, dudakların kapalı veya neredeyse kapalı oldukları zaman telaffuz edilen harfler

LABIAL SOUND : English Turkish

n. dudakla telaffuz edilen ses, telaffuz edilmesi için bir veya iki dudağı da gerektiren ses; dudaklarla ifade edilen ünsüz harf (Fonetik)

LABIALISATION : English Turkish

n. dudak aralığının büzülerek kelime telaffuzunun düzeltilmesi, dudakları yuvarlatarak telaffuz etme (ayrıca labialization)

LABIALISE : English Turkish

v. (Fonetik) dudaklarla telaffuz etmek (ayrıca labialize)

LABIALISM : English Turkish

n. kısmen kapalı dudaklarla ses telaffuz etme

LABIALIZATION : English Turkish

n. dudak aralığının büzülerek kelime telaffuzunun düzeltilmesi, dudakları yuvarlatarak telaffuz etme (ayrıca labialisation)

LABIALIZE : English Turkish

v. dudaklarla telâffuz etmek

LABIALLY : English Turkish

adv. dudaklarla ilgili olarak, dudakları kullanarak, dudaklar aracılığı ile, dudaklarla

LABIATAE : English Turkish

n. labiatae familyası, eşit olmayan dudağa benzer çiçekleri olan aromalı bitkiler familyası (örn.: nane, biberiye, kekik)

LABIATE : English Turkish

n. dudaklı bitki, Labiatae familyasına ait olan bitki (Botanik)

LABIATE : English Turkish

adj. dudakla ilgili, dudağa benzer parçaları olan, dudaklı; Labiatae bitki familyasına ait olan (Botanik)

LABILE : English Turkish

adj. değişken

LABILITY : English Turkish

n. değişkenlik, değişme eğilimi, dengesizlik; hal değiştirebilme yeteneği (Kimya)

LABIODENTAL : English Turkish

n. dişsil dudaksıl ünsüz

LABIODENTAL : English Turkish

adj. dişsil dudaksıl

LABIONASAL : English Turkish

n. labiyonazal, dudaklarla ve burunla telaffuz edilen ses (Fonetik)

LABIONASAL : English Turkish

adj. labiyonazal, dudaklarla ve burunla telaffuz edilen (Fonetik)

LABIOVELAR : English Turkish

n. dudaklar ve damakla telaffuz edilen ses (Fonetik)

LABIOVELAR : English Turkish

adj. dudaklar ve damakla telaffuz edilen (Fonetik)

LABIUM : English Turkish

n. alt dudak, cinsel organ dudağı

LABLAB : English Turkish

n. sümbül, sümbül fasulyesi

LABOR : English Turkish

n. çalışma, hizmet, emek, işgücü, işçi sınıfı, doğum sancısı

LABOR : English Turkish

v. çalışmak, uğraşmak, çaba harcamak, emek vermek, doğum sancısı çekmek, alın teriyle yapmak, lafı uzatmak