Multilingual Turkish Dictionary English

NORTHWARD : English Turkish

adj. kuzey yönünde olan, kuzeye doğru olan; kuzeyde bulunan

NORTHWARD : English Turkish

adv. kuzey yönünde, kuzeye doğru

NORTHWARDLY : English Turkish

adv. kuzeye doğru olan bir şekilde, kuzey yönünde

NORTHWARDS : English Turkish

adv. kuzeye doğru, kuzeye bakan bir şekilde

NORTHWEST : English Turkish

n. kuzeybatı

NORTHWEST : English Turkish

adj. kuzeybatı

NORTHWEST TERRITORIES : English Turkish

Kuzeybatı bölgeleri, kuzey Kanada'da bir bölge

NORTHWEST WIND : English Turkish

n. karayel

NORTHWESTER : English Turkish

n. kuzeybatı rüzgârı, karayel

NORTHWESTERLY : English Turkish

adj. kuzeybatı yönünde olan, kuzeybatıya doğru hareket eden ve bakan; kuzeybatıda bulunan; kuzeybatıdan gelen

NORTHWESTERN : English Turkish

adj. kuzeybatı

NORTHWESTWARD : English Turkish

adv. kuzeybatı yönünde, kuzeybatıya doğru olan bir şekilde

NORTHWESTWARDLY : English Turkish

adv. kuzeybatı yönünde, kuzeybatı yönüne doğru olan bir şekilde

NORTON : English Turkish

n. bir erkek ismi

NORTON COMMANDER : English Turkish

dosyaları yönetmek için kullanılan bilgisayar yardımcı proğramları paketi (Norton Corp. tarafından üretilen)

NORTON UTILITIES : English Turkish

dosyaları yönetmek için kullanılan bilgisayar yardımcı proğramları paketi (Norton Corp. tarafından üretilen)

NORTON YOUR EYES ONLY : English Turkish

çeşitli şifrelerle bilgisayar dosyalarını koruyan proğram

NORWAY : English Turkish

n. Norveç

NORWEGIAN : English Turkish

n. Norveçli, Norveççe

NORWEGIAN : English Turkish

adj. norveç

NORWEGIAN CITIZEN : English Turkish

n. Norveç (Avrupa'nın kuzeyinde bir ülke) vatandaşı

NORWEGIAN SEA : English Turkish

n. Norveç denizi, Norveç kıyılarından Kuzey Denizi'nin kuzeyine kadar Atlantik Okyanusu'nun bir parçası

NOS. : English Turkish

n. sayılar, rakamlar

NOSE : English Turkish

n. burun, koku alma yeteneği, emzik [mot.], meme [mot.], uçak burnu

NOSE : English Turkish

v. koklamak, koku almak, koklayarak bulmak, burnunu sürmek, genizden çıkarmak (ses), dikkatle ve yavaşça sürmek (araba)