English
OAHU : English Turkish
n. Hawaii'de (ABD) bir ada
OAK : English Turkish
n. meşe, meşe odunu, ana kapı
OAK APPLE : English Turkish
yaş mazı
OAK GALL : English Turkish
mazı
OAK TREE : English Turkish
meşe ağacı
OAKEN : English Turkish
adj. meşe, meşeden yapılmış, meşe kaplama
OAKLAND : English Turkish
n. Kaliforniya'da (ABD) San Francisco'nun tam karşısında San Francisco Körfezinde bulunan bir şehir; kuzeydoğu New Jersey'de (ABD) bir şehir
OAKLET : English Turkish
n. küçük meşe ağacı
OAKLING : English Turkish
n. küçük meşe ağacı
OAKS : English Turkish
n. üç yaşlı dişi tay yarışı (Binicilik'le ilgili)
OAKUM : English Turkish
n. üstüpü
OAKWOOD : English Turkish
n. meşe tahtası, meşe kerestesi, meşe ormanı
OAP : English Turkish
(British) emekli, yaşlı kimse
OAR : English Turkish
n. kürek, kürekçi, işçi, fırın küreği
OAR : English Turkish
v. kürek çekmek
OARED : English Turkish
adj. kürekli, kürekle idare edilen
OARFISH : English Turkish
n. açık kırmızı yüzgeci olan uzun ince gümüşi balık (Regalecidae familyasından)
OARLOCK : English Turkish
n. ıskarmoz, kürek yatağı (tekne)
OARSMAN : English Turkish
n. kürekçi
OARSMANSHIP : English Turkish
n. kürekçilik
OARSWOMAN : English Turkish
n. kürekçi (bayan)
OASIS : English Turkish
n. vaha
OASIS : English Turkish
n. vaha, çölde yeraltı suyu varlığı nedeniyle verimli olan yer; sığınma yeri, her günkü veya zor bir şeyden soluklanma
OAST : English Turkish
n. şerbetçiotu fırını
OAT : English Turkish
n. yulaf
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani