Multilingual Turkish Dictionary

English

English
OSUMI : English Turkish

n. 12 Şubat 1970'te fırlatılan ilk Japon uydusu; Japonya'da bugün Kogoshima vilayetinin doğu kısmını oluşturan eski bir il

OSWALD : English Turkish

n. bir soyadı; bir erkek ismi; Lee Harvey Oswald (
1963), Marksist sempatizan ve ABD Deniz Piyadeleri üyesi, ABD Başkanı John F. Kennedy'nin suikastçısı

OSWALD MOSLEY : English Turkish

n. Sir Oswald Ernald Mosley (
1980), İngiliz siyasetçi ve faşist lider (İngiliz Faşist Birliğini ve Birleşik Hareketi kuran)

OSWEGO : English Turkish

n. New York'un (ABD) ortasında bir ilçe ve bir liman şehri; Ontario Gölü'nden Oneida Gölü'ne akan nehir

OSWEGO TEA : English Turkish

Oswego çayı, nane ailesinden gösterişli kırmızı çiçekleri olan Kuzey Amerika labiate otu

OT : English Turkish

n. Eski Ahit, Hristiyan İncil'inin ilk bölümü; Yahudi İncili (Din kurallarını, Peygamberleri ve Yazmaları içeren)

OTAKU : English Turkish

n. (Japonya’da) otaku, bilgisayar teknolojisini fazla saplantı haline getiren ve boş zamanlarının tümünü sosyal becerilerine zarar verecek veya yok edecek derecede bilgisayar kullanarak geçiren gençler

OTALGIA : English Turkish

n. kulak ağrısı

OTALGIC : English Turkish

adj. otalji ile ilgili, otaljiye ait, kulak ağırısı ile ilgili olan

OTC : English Turkish

organize bir borsada işlem görmeyen veya listelenmeyen (Finans); borsada değilde telefon veya bilgisayarla ticareti yapılan (Finans); reçetesiz kullanılabilir (Tıp)

OTHELLO : English Turkish

n. William Shakespeare tarafından yazılan trajedi; sahne oyunu türü

OTHER : English Turkish

n. başkası, diğer, öteki

OTHER : English Turkish

adj. başka, öbür, öteki, sonraki, geçen

OTHER : English Turkish

adv. başka türlü, başka biçimde, bundan başka

OTHER ASSETS AND DEFERRED CHARGE : English Turkish

diğer aktifler ve önceden ödenmiş giderler, bilançoda maddi olmayan aktifleri ayrıntılı gösteren bölüm (Muhasebe)

OTHER ASSETS AND DEFERRED COST : English Turkish

diğer aktifler ve ertelenmiş masraflar, bilançoda maddi olmayan aktifleri ayrıntılı gösteren bölüm (Muhasebe)

OTHER ASSETS AND DEFERRED EXPENSES : English Turkish

diğer aktifler ve peşin ödenen giderler, bilançoda maddi olmayan aktifleri ayrıntılı gösteren bölüm (Muhasebe)

OTHER FISH TO FRY : English Turkish

yapılacak başka önemli iş, yapılacak başka işler

OTHER PERSON : English Turkish

n. el

OTHER RANKS : English Turkish

esmen görevli olmayanların rütbeleri, kurmay subayların rütbeleri, ast subayların rütbeleri, askere kaydolan askerlerin rütbeleri

OTHER THAN : English Turkish

aşka

OTHER THAN THIS : English Turkish

adv. bunun dışında

OTHER THINGS BEING EQUAL : English Turkish

tüm şeyler eşit olduğunda, her şey aynı olduğunda, her şey eşit olduğunda

OTHER WORLDS : English Turkish

n. başka dünyalar

OTHERS : English Turkish

n. eller