English
OTOLITH : English Turkish
n. otolit, statolit, denge sağlama ile ilgili bitki veya hayvan hücrelerinde bulunan granül (Biyoloji)
OTOLITHIC : English Turkish
adj. (Biyoloji) otolite ait, otolit ile ilgili (denge sağlama ile ilgili bitki veya hayvan hücrelerinde bulunan granül)
OTOLOGIC : English Turkish
adj. otolojiye ait, kulak ve kulak hastalıklarının yapı ve fonksiyonunun incelenmesine ait
OTOLOGICAL : English Turkish
adj. otolojik, kulak ve kulak hastalıklarının yapı ve fonksiyonunun incelenmesine ait
OTOLOGICALLY : English Turkish
adv. otolojik olarak, otolojik bakımdan (kulak ve kulak hastalıklarının yapı ve fonksiyonunun incelenmesi ile ilgili herşey)
OTOLOGIST : English Turkish
n. otolojist, kulak hastalıkları uzmanı; kulak doktoru
OTOLOGY : English Turkish
n. kulak burun boğaz hastalıkları bilimi
OTOPLASTY : English Turkish
n. otoplasti, kulağa yapılan estetik ameliyat
OTORHINOLARYNGOLOGICAL : English Turkish
adj. otorinolaringolojiye ilişkin, otorinolaringolojiye ait veya ilgili, kulak, burun ve boğaz hastalıklarının incelenmesi ile ilgilenen tıp dalına ait veya ilgili; kulak, burun ve boğaz hastalıkları ile ilgili
OTORHINOLARYNGOLOGIST : English Turkish
n. kulak burun boğaz uzmanı
OTORHINOLARYNGOLOGY : English Turkish
n. otorinolaringoloji, kulak, burun ve boğaz hastalıklarının incelenmesi ile ilgilenen tıp dalı
OTORRHEA : English Turkish
n. otore, kulaktan gelen akıntı
OTORRHOEA : English Turkish
n. otore, kulak akıntısı, kulaktan gelen salgı
OTOSCLEROSIS : English Turkish
n. otoskleroz, orta kulak kemiği çevresinde yeni kemik oluşumu ile karakterize edilen durum (Patoloji)
OTOSCLEROTIC : English Turkish
adj. otosklerotik, kulak sertleşmesine ait (Patoloji)
OTOSCOPE : English Turkish
n. otoskop, kulak muayene aleti
OTOSCOPIC : English Turkish
adj. otoskopik, otoskop ile kulak muayenesine ait; otoskopa ait, kulak içini görmek için kullanılan cihaz ile ilgili
OTOSCOPY : English Turkish
n. otoskopi, otoskop ile kulakları inceleme
OTOTOXIC : English Turkish
adj. ototoksik, işitmeye toksik etkisi olan; işitmeye zarar veren
OTT : English Turkish
aşırı; ölçüsüz
OTTAWA : English Turkish
n. Ottava
OTTAWA : English Turkish
adj. ottava, Ottava kabilesi ile ilgili (Kuzey Amerika Kızılderili kabilesi); Ottava kabilesi üyesi ile ilgili
OTTAWA CITIZEN : English Turkish
n. Ottawa Vatandaş gazetesi, Ottawa metropolitan bölgesi (Kanada) için büyük günlük gazete
OTTER : English Turkish
n. su samuru, lutr, çok iğneli olta takımı
OTTER SHREW : English Turkish
n. su köstebeği
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani