Multilingual Turkish Dictionary English

WING : English Turkish

v. kanat takmak, hızlandırmak, kanatlanmak, uçmak, uçarak geçmek, kanadını yaralamak, kolundan yaralamak

WING CASE : English Turkish

öcek kanadını saran kabuk

WING COMMANDER : English Turkish

filo komutanı [brit.], uçuş kolu komutanı [amer.]

WITHOUT ANY RESTRAINT : English Turkish

sınırlamasız, kontrolsüz, denetimsiz, hudut koymadan

WITHOUT ANY WARNING : English Turkish

adv. ihtar etmeksizin

WITHOUT ASKING PERMISSION : English Turkish

izin almadan, izinsiz olarak, onay almadan, onaysızca

WITHOUT ATTRACTING ATTENTION : English Turkish

adv. dikkat çekmeden, dikkatleri üzerine toplamadan

WITHOUT ATTRACTING SMB.'S ATTENTION : English Turkish

adv. çaktırmadan

WITHOUT BATTING AN EYELASH : English Turkish

adv. şaşırdığını belli etmeden

WITHOUT BATTING AN EYELID : English Turkish

adv. şaşırdığını belli etmeden

WITHOUT BEING NOTICED : English Turkish

adv. çaktırmadan

WITHOUT BEING PUNISHED : English Turkish

adv. ceza görmeden

WITHOUT CAUSE : English Turkish

n. amaçsız

WITHOUT CEASE : English Turkish

durmadan, durmaksızın

WITHOUT CEREMONY : English Turkish

teklifsizce

WITHOUT CHANGING : English Turkish

değişmeden, değişikliğe uğramadan, aynı kalarak

WITHOUT CHOICE : English Turkish

seçeneksiz, alternatif karar olmadan

WITHOUT CHOLESTEROL : English Turkish

kolesterolsüz, yağlı bileşen içermeyen, yağsız

WITHOUT CIRCUMSTANCE : English Turkish

adj. teklifsiz, içli dışlı

WITHOUT COMPARE : English Turkish

karşılaştırmadan, karşılaştırma yapmadan; onun gibisi yok, o biricik, o eşsiz, kimse onu başkasıyla karşılaştıramaz

WITHOUT CONTROVERSY : English Turkish

tartışmasız, kuşkusuz, şüphesiz

WITHOUT CUTTING : English Turkish

adj. kesmeden

WITHOUT DEFECT : English Turkish

adj. eksiksiz

WITHOUT DELAY : English Turkish

gecikmesiz, gecikme olmadan, tehirsiz, ertelenmeden, ertelemesiz, hemen, sonraya bırakmadan

WITHOUT DETRIMENT TO : English Turkish

zarar vermeden, zararı dokunmadan