Multilingual Turkish Dictionary English

WALL BAR : English Turkish

duvar parmaklığı, duvara iliştirilmiş basamaklar dizisinden oluşan hareket aleti

WALL BARS : English Turkish

n. tırmanma duvarı

WALL BOX : English Turkish

n. (İnşaat) duvar çerçevesi, kurum üfleyici bağlantı yuvası; elektrik panosu, elektrik duvar kutusu, elektrik anahtarı veya elektrik çıkışı tedariki için bir duvara veya tavana konulan kutu

WALL BRACKET : English Turkish

n. duvar rafı, duvar desteği

WALL CHART : English Turkish

duvar çizelgesi, duvar göstergesi, duvar haritası, eğitim ve öğretimde yardım için duvara asılan araç

WALL CLOCK : English Turkish

duvar saati, sandıklı duvar saati, ayaklı duvar saati, guguklu saat, duvara asılarak kullanılan saat

WALL EYE : English Turkish

n. akçıl gözbebeği, göz kayması

WALL EYED : English Turkish

adj. akçıl gözbebekli, pırtlak gözlü, fırlak gözlü

WALL FLOWER : English Turkish

konu mankeni, bahçe şebboyu, partilerde dans etmeyen kimse, partilerde aktif olarak katılım sağlamayan kişi

WALL FRUIT : English Turkish

n. duvar kenarındaki ağacın meyvesi, espalye meyvesi

WALL IN : English Turkish

duvarla çevirmek, etrafına duvar örmek

WALL LAMP : English Turkish

duvar lambası, duvara monte edilen ışık kaynağı

WALL MAP : English Turkish

duvar haritası, duvara asılan büyük harita

WALL OF SILENCE : English Turkish

sessizlik duvarı, tamamen sessizlik, kimsenin konuşmaması, konuşmayı reddetme

WALL OF WATER : English Turkish

su duvarı, neredeyse dik bir şekilde olan büyük su dalgası veya akıntısı

WALL PAINTING : English Turkish

duvar resmi, fresk

WALL PIER : English Turkish

n. (İnşaatçılık) duvar ayağı, plaster, bir duvarın yatay uzunluk ve kalınlık ölçüleri
5 ve 6 ve yüksekliği de yatay uzunluğunun en azından iki katı olan bölümü