Multilingual Turkish Dictionary English

WHICH THEATER WILL WE GO TO : English Turkish

hangi tiyatroya gidiyoruz

WHICH WAY IS DOWNTOWN : English Turkish

şehir merkezine tarafta

WHICH WINDOW IS FOR GENERAL DELIVERY : English Turkish

genel teslimat hangi gişede

WHICH WINDOW IS FOR MONEY ORDERS : English Turkish

para havalesi hangi gişede

WHICH WINDOW IS FOR STAMPS : English Turkish

pul hangi gişede

WHICHEVER : English Turkish

pron. hangisi olursa, herhangi, hangisi, hangisini

WHICHEVER : English Turkish

adj. hangi, hangisi olursa, herhangi

WHICHSOEVER : English Turkish

adj. herhangi biri, biri ya da diğeri, birinden biri

WHICHSOEVER : English Turkish

pron. herhangi biri, biri ya da diğeri, birinden biri

WHIFF : English Turkish

n. esinti, nefes, koku, koku dalgası, ima

WHIFF : English Turkish

v. üflemek, kötü kokutmak, kötü kokmak

WHIFFLE : English Turkish

v. esmek, üflemek, ıslık sesi çıkarmak

WHIFFLER : English Turkish

n. kararsız kimse, bocalayan ve çabuk karar değiştiren kimse; baştan savma kimse, kaçamak kimse

WHIFFLETREE : English Turkish

n. araba falakası, arabayı at koşumlarına bağlayan donanım

WHIG : English Turkish

n. liberal parti üyesi [brit.], Amerikan bağımsızlık savaşı taraftarı

WHIG : English Turkish

adj. liberal parti ile ilgili [brit.]

WHIGGERY : English Turkish

n. İngiltere'de Liberal siyasi partinin prensipleri

WHIGGISM : English Turkish

n. Wiggizm, İngiltere'de Liberal siyasi partinin prensipleri

WHILE : English Turkish

adv. iken

WHILE : English Turkish

n. zaman, vakit, süre

WHILE : English Turkish

conj. iken, olduğu halde, irken, sırasında, karşın, rağmen, oysa, halbuki

WHILE AWAY : English Turkish

geçirmek

WHILE HUNGRY : English Turkish

adv. aç karnına

WHILE SPEAKING : English Turkish

konuşurken, konuşma işi yaparken, konuşma gerçekleştirirken

WHILE THE TIME AWAY : English Turkish

vakti hoş geçirmek