English
BAGGAGE CAR : English Turkish military
EŞYA VAGONU, FURGON:Trenlerde yolcu eşyasının taşınmasına mahsus özel vagon
BAGGAGE TRAIN : English Turkish military
EŞYA AĞIRLIĞI:Askeri birliklere ait malzemeyi taşıyan motorlu veya diğer araçlardan müteşekkil grup
BAKER : English Turkish military
FIRINCI, EKMEKÇİ:
BALANCE : English Turkish military
DENGE, KUVVET DENGESİ, BAKİYE:Bir silahları kontrol tedbirine uygulanan ve aşağıdaki karşılıkları veren kavram: a. Silahlı kuvvetlerin ve silahların, bir devlete, kontrol tedbirlerine muvafakatını bildirmiş diğer devletler muvacehesinde askeri bir üstünlük sağlamayacak şekilde ayarlanması, ve; b. Bir devletin kendi kuvvetlerini, silahları kontrol anlaşması başlangıç tarihinden sonraki devrede kendi güvenliğine karşı vaki olacak her türlü tehditle başa çıkabilecek tarzda iç ayarlaması
BALANCE STATION ZERO : English Turkish military
Bakınız. "Reference datum"
BALANCED COLLECTIVE FORCES : English Turkish military
DENGELİ MÜŞTEREK KUVVETLER:Bir askeri kuvvette "denge" ihtiyacı; kuvveti meydana getiren unsurların birbirlerini tamamlar şekilde bulunmalarından doğar. Bu kuvvetlerin muhtelif bir tim halinde iş görmesi lazımdır ve "denge" terimi bu türdeki çeşitli unsurlar nispetinin, eldeki kuvvete, aldığı vazifeyi müessir ve verimli şekilde icra için en iyi teşkil edilme imkanı verdiğini anlatır. İki veya daha çok millete uygulanması halinde "dengeli müşterek kuvvet", birden çok milletin verdiği bir veya daha çok sınıftan meydana gelen ve toplam kuvveti ile terkibi, planladığı özel vazifeyi en iyi yerine getirecek durumda olan bir kuvvet olarak ifade edilebilir
BALANCED STOCK (S) : English Turkish military
DENGELİ STOK (LAR):l. Belirli maddelere ait mevcut ve ihtiyaçların dengeli bulunduğu ikmal durumu.
Sabit bir devreye ait ihtiyaçların karşılanması için lüzumlu olduğuna karar verilen miktarlarda bir ikmal maddeleri birikimi
BALANCED SUPPLY : English Turkish military
DENGELİ İKMAL:Belirli bir tarihe kadar yapılan birikmiş ikmal maddeleri toplamıyla talep toplamının o tarihte eşit bulunması hali. BALANCE OF SPACE TO SPACE CONTROL AGENCIES:BOŞ (ARTAN) YERLERİN, PERSONEL BİNDİRME KOORDİNASYON KISMI EMRİNE TAHSİSİ:Muhtelif limanlara giden gemilerdeki personel yerlerinden ihtiyaç fazlası olarak elde kalanlarının, personel bindirme koordinasyon kısmı emrine verilmesi
BALE CUBIC CAPACITY : English Turkish military
BALYA YÜK HACMİ:Geminin postaları üzerinde bulunan yük tirizleri iç yüzlerinden, güverte kemerlerinin a1t kenarlarına kadar olan ve fit küp cinsinden ifade edilen yük hacmi. Karma eşyalardan oluşan genel yüklerde Balya yük hacmi kullanılır. Karma yükün istiflenmesinde yük tirizlere temas eder ve genel bir kaide olarak geminin cidarına değmez
BALISAGE : English Turkish military
BALİSAJ:Bir rotanın, karartma şartları altında, deniz araçlarının gündüz yaptığı sürate yakın bir süratte seyretmesine olanak sağlayan, zayıf işaret ışıklarıyla işaretlenmesi
BALL AMMUNITION : English Turkish military
KÜÇÜK ÇAPLI CEPHANE, NORMAL CEPHANE:Zırh delici ve özel mühimmata ihtiyaç göstermeyen canlı ve cansız hedeflere karşı kullanılan, sert çekirdekli, genel maksat, hafif ateşli silah cephanesi
BALL CARTRIDGE : English Turkish military
NORMAL FİŞEK:Bak. "ball ammunition"
BALL TURRET : English Turkish military
ALT TARET:Bombardıman tayyarelerinin alt kısımlarında bulunan, yuvarlak biçimde makineli tüfek tareti. Alt taret; bir makineli tüf eğin her istikamette ateş edebilmesini sağlayacak şekilde mekanik olarak hareket eder. Buna yalnız "turret" de denir
BALLISTIC : English Turkish military
BALİSTİK:Mermilerin atışı veya hareketleriyle ilgili
BALLISTIC AREA : English Turkish military
BALİSTİK SAHASI:Biri tamamen uzun, diğeri tamamen kısa iki atım grubu orta vuruş noktaları arasındaki açıklık
BALLISTIC BODY : English Turkish military
BALİSTİK CİSİM:Yer değiştirmede ve harekette serbest olan ve bir silah içindeki gaz basıncı, yiv tertibatı, yerçekimi, ısı veya hava zerreleri gibi çevre şartları, maddeler veya kuvvetlerle görünüşü, dış hatları veya dokusu değiştirilebilir bir cisim. Tüfek mermileri, normal bombalar, oklar, e1 bombaları ve benzerleri balistik cisim kabul edilir. Bir güdümlü füze veya tahrik cihazı, kendi içinde bulunan bir füze, güdüm veya tahrik süresince, bir balistik cisim kabul edilmemektedir
BALLISTIC COEFFICIENT : English Turkish military
BALİSTİK EMSALİ (HV. ):Atmosferde hareket halinde bulunan cisimlerin performans analizinde kullanılan ve atalet etkisiyle aerodinamik etkinin nispi gücünü (magnitude) gösteren bir proje parametresi
BALLISTIC CONDITIONS : English Turkish military
BALİSTİK ŞARTLAR:Bir merminin namlu içindeki ve atmosferdeki hareketine tesir eden ve ilk hız, merminin ağırlığı, boyutu ve biçimi, yer yuvarlağının dönüşü, havanın yoğunluğu, hava ve rüzgar kararsızlığı vesaire gibi unsurları içine alan şartlar
BALLISTIC CORRECTION : English Turkish military
BALİSTİK DÜZELTMESİ:Merminin uçuşuna tesir eden şartlar dikkate alınarak, atış esaslarında yapılacak düzeltme. Bu düzeltmede; rüzgar, sıcaklık vesaire gibi faktörler dikkate alınır; atışın gözetlenmesine dayanan düzeltmeler buna dahil değildir
BALLISTIC CURVE : English Turkish military
BALİSTİK EĞRİSİ, BALİSTİK MÜNHANİSİ:Merminin rüzgar vesaire etkisi altında çizdiği fiili yol veya mermi yolu. Ayrıca bakınız: "ballistic trajectory
BALLISTIC DENSITY : English Turkish military
BALİSTİK HAVA YOĞUNLUĞU:Bir merminin uçuşu sırasında, değişik yoğunluklara fiilen rastlandıkça, mermi yolu üzerinde aynı toplam tesiri yapacağı hesaplanmış, sabit hava yoğunluğu
BALLISTIC DIRECTOR : English Turkish military
BALİSTİK TİPİ KOMUTA ALETİ:Hareket halindeki bir hedefin, ileride varacağı bir noktaya ait atış esaslarını hesap eden ve tevcih hesapları ile gözetleme işlerini birlikte yapan bir alet
BALLISTIC EFFICIENCY : English Turkish military
BALİSTİK TESİR, BALİSTİK ETKİ:Bir merminin hava mukavemetine karşı koyma kabiliyeti. Balistik etki, esas itibariyle, merminin ağırlığına, çapına ve şekline tabidir
BALLISTIC LIMIT : English Turkish military
BALİSTİK LİMİT, BALİSTİK SINIR:Biri kısmi bir nüfuz sağlayan en yüksek hız, diğeri tam nüfuz sağlayan en düşük hızdan meydana gelmiş iki vuruş hızı ortalaması. Balistik limitin tespitinde, iki hız arasındaki farkın saniyede 50 fiti geçmemesi lazımdır
BALLISTIC MISSILE : English Turkish military
BALİSTİK FÜZE:Kalkışı aerodinamik yüzeylere bağlı olmayan; dolayısıyla, itiş sona erdiği zaman balistik bir uçuş yolu takip eden füze
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani