English
COMMAND PILOT : English Turkish military
KUMANDAN PİLOTLUK:Ehliyet bakımından en yüksek derece ve unvan taşıyan askeri pilotluk. Bak. "pilot", "senior pilot"
COMMAND POST : English Turkish military
KOMUTA YERİ:Bir birlik veya tali birlik karargahının bulunduğu komutan ile erkanının çalıştığı yer. Muharebede bir birlik veya tali birlik karargahı çok defa kademelere ayrılır; Birlik veya tali birlik komutanının bulunduğu veya harekatı idare ettiği kademeye komuta yeri denir
COMMAND POST EXERCISE : English Turkish military
KOMUTA YERİ TATBİKATI:Komutanı, karargah heyetini ve karargahlar arasında haberleşmeyi içine alan bir tatbikat. Ayrıca bakınız: "exercise", "field exercise" ve "maneuver "'
COMMAND POST VEHICLE : English Turkish military
KOMUTA YERİ ARACI:Tekerlekli veya paletli, zırhlı veya zırhsız bir araç. Bu araç, komuta yerinin ihtiyaçlarını karşılamak üzere, muhabere teçhizatı taşıyacak şekilde imal veya tadil olunmuştur. Bu nevi özel araçlar, bütün komuta kademelerinde kullanılır
COMMAND REPORT : English Turkish military
KOMUTANLIK RAPORU:Belirli karargah ve birliklerin komutanları tarafından kendi komutanlıkları dahilindeki muharebe harekatı hakkında bilgi ve mütalaaları, periyodik olarak vermek ve
müşterek ve birleşik harekat ile destek faaliyetlerine ait olanlar da dahil
doktrin, teşkilat, teçhizat, eğitim, idare, teknik ve taktik konularda tecrübelere dayanan teklifleri göndermek üzere kullanılan bir rapor
COMMAND RESPONSIBILITY : English Turkish military
KOMUTANLIK SORUMLULUĞU:Komutanların kendi görevleri icabı; idare, eğitim ve ordu malları bakımından taşıdıkları sorumluluklar
COMMAND SELECT EJECTION SYSTEM : English Turkish military
OTOMATİK TERCİHLİ FIRLATMA SİSTEMİ:Koltuklarda bulunan tüm kişilerin otomatik olarak fırlatılması için otomatik fırlatma sistemi kontrolünün bir mürettebat istasyonundan diğerine, tercihli olarak transfer edilebildiği bir sistem
COMMAND SET : English Turkish military
UÇAK KOMUTA TELSİZİ:Bir uçağın diğerine emir vermek üzere, o uçağın içerisine konmuş telsiz cihazı
COMMAND SIGNAL CENTER : English Turkish military
KOMUTANLIK MUHABERE MERKEZİ:Belirli komutanlık karargahları ile hemen yakınlarındaki birliklere muhabere desteği sağlar. Ayrıca bakınız: "signal center"
COMMAND SPEED : English Turkish military
KOMUTA SÜRATİ:Kontrol edilen uçağın uçması emredilen sürat
COMMAND SPONSORED DEPENDENT : English Turkish military
KOMUTANLIKÇA MASRAFI KARŞILANAN BAKIMLA YÜKÜMLÜ ŞAHIS:Denizaşırı komutanlıklara masrafı hükümetçe karşılanmak üzere gitmeye hak kazanmış ve bakılmakla yükümlü şahıs statüsünde olduğu uygun askeri komutanca onaylanmış bakılmakla yükümlü şahıs
COMMAND STRENGTH : English Turkish military
ORDU GENEL KUVVETİ; GENEL KUVVE:Teşkilat ve malzeme kadroları, kuruluş dışı kadro birlikleri mevcutları ile Teşkilat ve Konuş Şeması, Birlik ve Personel Listesinde Kara Ordusu teşkilat ve kuruluşunda gösterilen kadro dışı personel faaliyetleri için tahsis edilmiş mevcuttur. Müşterek Karargahlarda Çalışan Kıyı ve Jeodezi Dairesi, Sağlık Bakanlığı gibi diğer devlet dairelerine, Kara Ordusu hesabına görevli olarak verilen Kara Ordusu personeli bu kuvvenin içinde, Hava Kuvvetleri emrindeki Özel Kategori Ordu Personeli bu kuvvenin dışındadır. Ayrıca bakınız: "military strength of the Army"
COMMAND SYSTEM OF GUIDANCE : English Turkish military
KOMUTA SİSTEMLİ GÜDÜM; KOMUTALI GÜDÜM:Bknz. "command guidance"
COMMAND TASK : English Turkish military
EMİR VE KOMUTA GÖREVİ:Komuta yetkisini haiz askeri personelin emir ve komuta bakımından vazifeleri
COMMAND, CONTROL AND COMMUNICATION COUNTERMEASURES : English Turkish military
KOMUTA, KONTROL VE MUHABERE KARŞI TEDBİRLERİ:Düşman komuta kontrol ve muhabere imkan ve kabiliyetlerini etkilemek, derecesini düşürmek veya imha etmek amacıyla bilgiyi esirgemek için istihbarat tarafından desteklenen harekat emniyeti, askeri aldatma, karıştırma ve fiziki imhanın entegre bir şekilde kullanılması ve dost komuta kontrol ve muhabere sisteminin bu tip faaliyetlerden korunması. a. COUNTER: KARŞI KOMUTA KONTROL VE MUHABERE SİSTEMİ: Karşı tarafın komutanlarını ve diğer karar vericilerinin kendi kuvvetlerinin komuta ve kontrolünde etkili olmalarını önlemek için alınan tedbirlerden oluşan komuta kontrol ve muhabereye karşı tedbirler. b. PROTECTION: KORUMASI: Hem düşman hemde dost karşı komuta kontrol ve muharebe harekatına rağmen dost komuta kontrol ve muhabere sisteminin etkinliğini idame ettirmek için alınan önlemlerden oluşan komuta kontrol ve muharebe karşı tedbirler
COMMAND, CONTROL AND INFORMATION SYSTEM : English Turkish military
KOMUTA, KONTROL VE BİLGİ SİSTEMİ:Her seviyedeki yetkililere faaliyetlerini planlama, idare ve kontrolleri için zamanlı ve yeterli veriler sağlayan muharebe, tesisler, teçhizat, personel organizasyon yapısı, usuller ve doktrinlerden oluşan entegre bir sistem
COMMANDANT : English Turkish military
KARARGAH KOMUTANI:Bir karargahta, özel karargaha mensup ve iç işlerle görevli subay
COMMANDEER : English Turkish military
MECBURİ ÇALIŞTIRMAK, EL KOYMAK:Şahsi emlak ve hizmetlere kamu yararına el koyma
COMMANDER (S) : English Turkish military
KOMUTAN:Bir bölük, batarya veya daha büyük birlikten sorumlu subaya verilen unvan. Bölükten daha küçük birlikten sorumlu olanlara "leader" denir. Buna; "commanding officer" de denir. Ayrıca bakınız: "executing commander (nuclear weapon) ", "exercise commander", "major NATO commander" ve "releasing commander (nuclear weapon) "
COMMANDER FREQUENCY : English Turkish military
KOMUTA FREKANSI:Komuta çevriminde kullanılan frekans
COMMANDER IN CHIEF : English Turkish military
BAŞKOMUTAN:Bir milletin bütün Silahlı Kuvvetlerini komutası altında bulunduran şahıs. ABD de, Cumhurbaşkanı, bütün Silahlı Kuvvetlerin Başkomutanıdır. Bazen yüksek rütbeli bir kara, deniz veya hava subayına bir harp alanı, bir donanma vesairenin Başkomutanı denir. COMMANDER IN CHIEF, UNITED STATES ARMY EUROPE:ABD AVRUPA ORDUSU BAŞKOMUTANI:
COMMANDER JOINT TASK FORCE : English Turkish military
MÜŞTEREK ÖZEL GÖREV KOMUTANI:İki veya daha çok silahlı kuvvete mensup unsurlardan mürekkep bir özel görev kuvvetinin komutanı
COMMANDER MILITARY SEA TRANSPORT SERVICE : English Turkish military
ASKERİ DENİZ NAKLİYAT SERVİSİ KOMUTANI:
COMMANDER OF THE GUARD : English Turkish military
NİZAM KARAKOLU KOMUTANI:Nizam karakoluna talimat vermekten, disiplininden ve görevinin yerine getirilmesinden sorumlu kıdemli subay veya astsubay. Nöbetçi heyetinin nöbetçi amirinden sonra gelen üyesidir. Buna "officier of the guard" da denir
COMMANDER'S CALL : English Turkish military
KOMUTAN SAATİ, KOMUTAN ÇAĞRISI:Komutanlık Bilgi Toplama Programı hedeflerini karşılamak maksadıyla programlanmış, normal olarak haftada bir saatlik öğretim süresi
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani