Multilingual Turkish Dictionary

English

English
ADVICE : English Turkish

n. nasihat, öğüt, tavsiye, danışma, uyarı, akıl, fikir

ADVICE BOAT : English Turkish

kurye botu, keşif yapmak için kullanılan avizo

ADVICE COLUMN : English Turkish

n. tavsiye sütun, (İngiltere İngilizcesi) düzenli tavsiye özelliği (gazetede, dergide, vs.)

ADVICE LETTER : English Turkish

ihbar mektubu, müşteri için banka tarafından düzenlenmiş olan teyit

ADVIL : English Turkish

n. (Marka) ateş ve iltihabı azaltmak ve acıyı dindirmek için kullanılan bir ibuprofen ilaç markası (Whitehall-Robins sağlık tarafından üretilen) hizmetleri

ADVISABILITY : English Turkish

n. tavsiye edilebilirlik, uygunluk

ADVISABLE : English Turkish

adj. tavsiye edilebilir, akla uygun, uygun

ADVISABLY : English Turkish

adv. akla uygun bir şekilde, makul bir şekilde, tavsiye edilmiş olarak

ADVISATORY : English Turkish

adj. akıl veren, tavsiye niteliğinde, danışma ile ilgili, yol gösterme ile ilgili; bilgi verici

ADVISE : English Turkish

v. öğüt vermek, nasihat etmek, öğütlemek, tavsiye etmek, akıl vermek, fikir vermek, haber vermek, bildirmek, uyarmak

ADVISE AGAINST : English Turkish

v. uyarmak

ADVISE SMB. OF SMTH : English Turkish

v. uyarmak

ADVISE WITH : English Turkish

v. danışmak, akıl sormak

ADVISED : English Turkish

adj. iyice düşünülmüş, tedbirli, düşünceli

ADVISEDLY : English Turkish

adv. düşünüp taşınarak, iyice düşünüp

ADVISEDNESS : English Turkish

n. tavsiye etme niteliği, mantıklı düşünme, göz önünde tutma

ADVISEE : English Turkish

n. danışan, tavsiye alana kişi; (Eğitim) bir grup öğrenci arasından ders seçiminde yardımcı olması için fakülte öğrenci danışmanı olarak göreve getirilmiş olan öğrenci

ADVISEMENT : English Turkish

n. danışma, dikkatli düşünce, üzerinde düşünme; konsültasyon

ADVISER : English Turkish

n. danışman, müşavir, akıl hocası, danışman öğretmen

ADVISERSHIP : English Turkish

n. danışmanlık bürosu, rehberlik eden bir kimsenin bürosu

ADVISOR : English Turkish

n. danışman, müşavir, danışman öğretmen

ADVISOR TO THE PRIME MINISTER : English Turkish

aşbakan danışmanı, uman olduğu alanlarda başbakana tavsiye veren kişi

ADVISORIES : English Turkish

n. öneri, bilgi ve tavsiye veren, uyarı yapan resmi rapor ya da duyuru

ADVISORY : English Turkish

adj. tavsiye niteliğinde, akıl veren, danışma

ADVISORY BOARD : English Turkish

danışma kurulu