Multilingual Turkish Dictionary French

EMPEIGNE : French Turkish

[la] ayakkabı yüzü

EMPENNAGE : French Turkish

[le] uçak kanadı

EMPEREUR : French Turkish

[le] imparator

EMPESER : French Turkish

kolalamak

EMPESTER : French Turkish

"kötü koku vermek; bulaştırmak, kirletmek; çok kötü kokmak"

EMPESÉ : French Turkish

"kolalı; yapmacıklı, kasıntı"

EMPHASE : French Turkish

[la] tumturak

EMPHATIQUE : French Turkish

tumturaklı

EMPHYSÈME : French Turkish

[le] anfizem

EMPIERREMENT : French Turkish

[le] taş döşeme

EMPIERRER : French Turkish

taş döşemek

EMPILER : French Turkish

"üst üste yığmak, istif etmek; kandırmak "

EMPIRE : French Turkish

"[le] imparatorluk; erk, nüfuz; etki "

EMPIRE OTTOMAN : French Turkish

Osmanlı İmparatorluğu

EMPIRER : French Turkish

"kötüleştirmek; kötüleşmek"

EMPIRIQUE : French Turkish

ampirik, görgül, deneyimsel

EMPIRISME : French Turkish

[le] ampirizm, deneycilik, görgücülük

EMPIÈCEMENT : French Turkish

[le] roba

EMPIÉTEMENT : French Turkish

[le] başkasının malını ele geçirme

EMPIÉTER : French Turkish

"başkasının malına el uzatmak; yetkisi dışına çıkmak"

EMPLACEMENT : French Turkish

"[le] yer, mevki; arsa"

EMPLETTE : French Turkish

[la] satın alma, alışveriş

EMPLIR : French Turkish

"doldurmak; eriştirmek, kavuşturmak"

EMPLOI : French Turkish

"[le] kullanma, kullanış; görev, iş "

EMPLOYER : French Turkish

"kullanmak; çalışmak "