Multilingual Turkish Dictionary French

EXILÉ : French Turkish

[le] [la] sürgün

EXISTANT : French Turkish

"var olan, yaşayan; mevcut"

EXISTENCE : French Turkish

"[la] varlık; yaşayış; yaşam, hayat; süre; var olma"

EXISTENTIALISME : French Turkish

[le] varoluşçuluk

EXISTENTIALISTE : French Turkish

[le] [la] varoluşçu

EXISTER : French Turkish

"var olmak; yaşamak"

EXODE : French Turkish

[le] toplu göç

EXODE RURAL : French Turkish

kente akın

EXODERME : French Turkish

[le] dışderi

EXOGAMIE : French Turkish

[la] dıştan evlenme

EXONÉRATION : French Turkish

[la] bağışıklık, bağışık tutma

EXONÉRATION FISCALE : French Turkish

vergi muafiyeti

EXONÉRER : French Turkish

ağışık tutmak

EXOPHTALMIE : French Turkish

[la] göz fırlaması

EXORBITANT : French Turkish

çok aşırı, ölçüsüz

EXORCISER : French Turkish

şeytanı bedenden kovmak

EXORCISME : French Turkish

"[le] şeytanı\\cini kovma töreni; dua, büyü"

EXORDE : French Turkish

"[le] söz başı; konuya giriş"

EXOTHERMIQUE : French Turkish

ısıveren

EXOTIQUE : French Turkish

dışarıdan gelme, egzotik

EXOTISME : French Turkish

[le] dışarıdan gelmişlik, egzotizm

EXPANSIF : French Turkish

"genleşici; açık yürekli"

EXPANSION : French Turkish

"[la] yayılma, genleşme; uzama; içini dökme"

EXPANSIONNISTE : French Turkish

yayılmacı

EXPATRIATION : French Turkish

[la] yurdundan olma, sürgün