Multilingual Turkish Dictionary French

INTERCALAIRE : French Turkish

araya katılan

INTERCALER : French Turkish

"araya katmak; eklemek; artıkgün katmak"

INTERCEPTER : French Turkish

"yolunu kesmek, alıkoymak, tutmak; ele geçirmek"

INTERCEPTION : French Turkish

"[la] yolunu kesme, alıkoyma; ele geçirme"

INTERCESSEUR : French Turkish

[le] şefaatçi, aracı

INTERCESSION : French Turkish

[la] şefaat, aracılık

INTERCHANGEABLE : French Turkish

irbirinin yerine geçebilen

INTERCLASSE : French Turkish

[le] ders arası

INTERCOMMUNAUTAIRE : French Turkish

toplumlararası

INTERCONTINENTAL : French Turkish

kıtalararası

INTERCOSTAL : French Turkish

kaburgalararası

INTERCÉDER : French Turkish

(biri için) dilekte bulunmak, şefaat etmek

INTERDICTION : French Turkish

"[la] yasak, yasaklama; işten el çektirme"

INTERDIRE : French Turkish

"yasak etmek, yasaklamak; işten el çektirmek"

INTERDIT : French Turkish

[le] kilisenin ayin yasağı

INTERDÉPARTEMENTAL : French Turkish

illerarası, şehirlerarası

INTERDÉPENDANCE : French Turkish

[la] karşılıklı bağımlılık

INTERDÉPENDANT : French Turkish

ağımlı

INTERFÉRENCE : French Turkish

[la] girişim

INTERFÉRER : French Turkish

iç içe girmek, üst üste binmek

INTERJECTION : French Turkish

[la] ünlem

INTERJETER APPEL : French Turkish

davayı üst mahkemeye götürmek, istinafını istemek

INTERLIGNE : French Turkish

[le] satır arası

INTERLOCUTEUR : French Turkish

[le] [la] konuşmacı, konuşulan kimse

INTERLOPE : French Turkish

"kaçakçı; şüpheli; yasadışı"