Multilingual Turkish Dictionary French

LONGE : French Turkish

"[la] yular; dananın alt yarısı"

LONGER : French Turkish

oyunca gitmek

LONGERON : French Turkish

[le] ana direk, kiriş

LONGITUDE : French Turkish

[la] boylam

LONGITUDINAL : French Turkish

oyuna, uzunluğuna, uzunlamasına

LONGTEMPS : French Turkish

uzun zaman, uzun süre

LONGUE-VUE : French Turkish

[la] tek dürbün

LONGUEMENT : French Turkish

"uzun uzun; uzun uzadıya"

LONGUET : French Turkish

uzunca

LONGUEUR : French Turkish

"[la] uzunluk, boy; fazla söz "

LONGUEUR D'ONDE : French Turkish

dalga boyu

LONGUEURS : French Turkish

fazlalıklar

LONGÉVITÉ : French Turkish

[la] ömür uzunluğu

LOOPING : French Turkish

[le] bir çeşit uçak cambazlığı

LOPIN : French Turkish

[le] parça (toprak\\arsa vb)

LOQUACE : French Turkish

ağzı kalabalık, çalçene, geveze

LOQUACITÉ : French Turkish

[la] çenebazlık, konuşkanlık, gevezelik

LOQUE : French Turkish

"[la] çul, paçavra; bitmiş tükenmiş insan, enkaz "

LOQUET : French Turkish

[le] kapı zembereği

LORD : French Turkish

[le] lort

LORGNER : French Turkish

"göz ucuyla bakmak; dürbünle bakmak; göz dikmek"

LORGNETTE : French Turkish

[la] cep dürbünü

LORGNON : French Turkish

[le] kelebek gözlük

LORIOT : French Turkish

[le] sarıasma (kuşu)

LORS DE : French Turkish

esnasında, sırasında