Multilingual Turkish Dictionary French

LUBRIQUE : French Turkish

"şehvetli; kösnül"

LUCARNE : French Turkish

[la] çatı penceresi

LUCIDE : French Turkish

"açık gören, uyanık; iyi anlatan; aydın"

LUCIDITÉ : French Turkish

[la] açık görürlük, kavrayıcılık, uyanıklık

LUCIOLE : French Turkish

[la] ateşböceği

LUCRATIF : French Turkish

kazanç getiren, kârlı

LUCRE : French Turkish

[le] kazanç, kâr

LUDIQUE : French Turkish

oyunla ilgili

LUETTE : French Turkish

[la] küçükdil

LUEUR : French Turkish

[la] ışıltı, parıltı

LUGE : French Turkish

[la] kızak

LUGUBRE : French Turkish

iç karartıcı

LUGUBREMENT : French Turkish

iç karartıcı biçimde, üzüntüyle

LUI : French Turkish

"o; ona, kendisine "

LUI EN COÛTER LA TÊTE : French Turkish

hayatına mal olmak

LUI-MÊME : French Turkish

kendi, kendisi

LUIRE : French Turkish

"ışık saçmak, ışımak; parıldamak; parlamak, ışıldamak"

LUISANT : French Turkish

ışık saçıcı, ışık verici

LUMBAGO : French Turkish

[le] lumbago

LUMEN : French Turkish

[le] lümen

LUMIGNON : French Turkish

[le] az ışık veren lamba

LUMINAIRE : French Turkish

[le] aydınlatma araçları

LUMINESCENCE : French Turkish

[la] gazışı

LUMINESCENT : French Turkish

gazışıl

LUMINEUX : French Turkish

"ışık saçan, ışıklı; parlak; kavrayışlı, aydın; açık seçik"