Multilingual Turkish Dictionary French

PÉNALITÉ : French Turkish

"[la] ceza; penaltı"

PÉNARD : French Turkish

peinard

PÉNATES : French Turkish

[le] ev, yuva

PÉNE : French Turkish

[la] kilit dili

PÉNIBLE : French Turkish

"yorucu; üzücü, can sıkıcı"

PÉNIBLEMENT : French Turkish

güçlükle, sıkıntıyla, zahmetle

PÉNICHE : French Turkish

"[la] mavna; yarış kayığı"

PÉNINSULAIRE : French Turkish

yarımadayla ilgili

PÉNINSULE : French Turkish

[la] yarımada

PÉNIS : French Turkish

[le] penis

PÉNITENCE : French Turkish

"[la] istiğfar, tövbe; (papazın verdiği) ceza; kefaret "

PÉNITENCIER : French Turkish

[le] cezaevi, hapishane

PÉNITENTIAIRE : French Turkish

cezaevleriyle ilgili

PÉNITÈNT : French Turkish

tövbe eden

PÉNOMBRE : French Turkish

[la] alacakaranlık

PÉNULTIÈME : French Turkish

sondan bir önceki

PÉNURIE : French Turkish

"[la] kıtlık, yokluk; yoksulluk"

PÉNÉTRANT : French Turkish

"giren, içe geçen, nüfuz eden; kavrayışlı "

PÉNÉTRATION : French Turkish

"[la] içe girme, içe geçme, nüfuz; kavrayış, anlayış"

PÉNÉTRER : French Turkish

"içe geçmek, nüfuz etmek; anlamak, kavramak; sokulmak "

PÉNÉTRÉ : French Turkish

"kanmış, inanmış; kendine güvenir, emin"

PÉPIER : French Turkish

cıvıldamak

PÉPIN : French Turkish

"[le] (elma\\armut\\ayva vb de) çekirdek; can sıkıntısı; şemsiye"

PÉPINIÈRE : French Turkish

"[la] fide, fidan; fidanlık"

PÉPINIÉRISTE : French Turkish

[le] fideci