Multilingual Turkish Dictionary Germany

SOGAR : German Turkish

{zo'ga:r} hatta, bile

SOGLEICH : German Turkish

{zo'glayh} hemen, derhal

SOHLE : German Turkish

" n {'zolı} e ayak tabanı; ayakkabı pençesi."

SOHN : German Turkish

e {zon} r oğul

SOLANGE : German Turkish

{zo'langı}
dığı sürece,
dikçe

SOLCH : German Turkish

" {zolh} böyle, öyle; bunun gibi, onun gibi."

SOLD : German Turkish

{zolt} r ücret

SOLDAT : German Turkish

e {zol'da:t} r asker, er

SOLID(E) : German Turkish

" {zo'li:t(dı)} sağlam, dayanıklı; ağırbaşlı, ciddi."

SOLIDARISCH : German Turkish

{zoli'da:riş} dayanışma içinde

SOLIDARITÄT : German Turkish

{zolidari'te:t} e dayanışma

SOLIST : German Turkish

en {zo'list} r solist

SOLL : German Turkish

{zol} s borç

SOLLEN : German Turkish

{'zolın}
mesi gerek,
me
malı

SOLO : German Turkish

s {'zo:lo} s müz. solo

SOMIT : German Turkish

{zo'mit} böylece, böylelikle

SOMMER : German Turkish

{'zomır} r yaz

SOMMERLICH : German Turkish

{'zomırlih} yazlık

SOMMERSPROSSEN : German Turkish

{'zomırşprosı} (ç.) çil

SOMMERZEIT : German Turkish

{'zomırtsayt} e yaz saati

SONATE : German Turkish

n {zo'na:tı} e müz. sonat

SONDE : German Turkish

" n {zondı} e sondaj; hek. sonda."

SONDERANGEBOT : German Turkish

e {'zondır-angıbo:t} s indirimlì

SONDERBAR : German Turkish

{'zondırba:r} yabansı, tuhaf, acaip

SONDERERMÄSSIGUNG : German Turkish

en {'zondırermesigung} e özel indirim