Germany
UNZUSAMMENHÄNGEND : German Turkish
{'untsuza:mınhengınt} tutarsız
UNZUVERLÄSSIG : German Turkish
{'untsu:ferlesih} güvenilmez
UNZÄHLIG : German Turkish
{un'tse:lih} sayısız
UNZÜCHTIG : German Turkish
{'untsühtih} ahlaksız, açık saçık, müstehcen
UNÄHNLICH : German Turkish
{'un-e:nlih} benzemeyen
UNÜBERLEGT : German Turkish
" {'un-ü:bırle:kt} düşüncesiz; düşünülmeden."
UNÜBERSEHBAR : German Turkish
" {'un-ü:bırze:ba:r} gözden kaçmaz, göze çarpan; çok büyük; sayısız."
UNÜBERSICHTLICH : German Turkish
{'un-ü:bırzihtlih} bir bakışta görülemeyen, düzensiz
UR : German Turkish
" {u:r} """"en eski, ilk"""" anlamında önek."
URALT : German Turkish
" {'u:r-alt} çok eski; çok yaşlı."
URAN : German Turkish
{u'ra:n} s uranyum
URAUFFÜHRUNG : German Turkish
en {'u:r-auffürung} e ilk temsil, gala
URELTERN : German Turkish
{'u:reltırn} (ç.) dedeler, atalar
URENKEL : German Turkish
{'u:renkıl} r torunun çocuğu
URGROSSELTERN : German Turkish
{'u:rgro:s-eltırn} (ç.) büyük dede-büyük nine
URGROSSMUTTER : German Turkish
{'u:rgro:smutır} e büyük nine
URGROSSVATER : German Turkish
{'u:rgrosfa:tır} r büyük dede
URHEBER : German Turkish
{'u:rhe:bır} r yazar
URIN : German Turkish
{u'ri:n} r sidik, idrar
URINIEREN : German Turkish
{uri'ni:rın} işemek
URKUNDE : German Turkish
" n {'u:rkundı} e belge; senet."
URLAUB : German Turkish
" e {'u:rlaup} r tatil; izin."
URLAUBER : German Turkish
{'u:rlaubır} r tatilci, tatil yapan
URNE : German Turkish
" n {'urnı} e yakılan ölülerin küllerinin toplandığı kap; oy sandığı."
URSPRUNG : German Turkish
e {'u:rşprung} r kaynak, temel, asıl, köken
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani