Multilingual Turkish Dictionary

Germany

Germany
BRUSTKORB : German Turkish

[der] göğüs kafesi

BRUSTSCHWIMMEN : German Turkish

[das] kurbağalama (yüzüş)

BRUSTWARZE : German Turkish

[die] meme ucu

BRUT : German Turkish

" [die] kuluçka; kuluçkadan aynı anda çıkan yavrular"

BRUTAL : German Turkish

" vahşi, hayvani; vicdansız, zorba"

BRUTALITÄT : German Turkish

" [die] vahşet, hayvanlık; vicdansızlık, zorbalık"

BRUTAPPARAT : German Turkish

[der] kuluçka makinesi

BRUTKASTEN : German Turkish

[der] kuluçka makinesi

BRUTTO : German Turkish

üt

BRUTTOEINKOMMEN : German Turkish

[das] brüt maaş

BRUTTOGEHALTR : German Turkish

[das] brüt maaş

BRUTTOGEWICHT : German Turkish

[das] brüt ağırlık

BRUTTOLOHN : German Turkish

[der] brüt ücret

BRUTTOSOZIALPRODUKT : German Turkish

[das] gayri safi milli hasıla

BRÄUNE : German Turkish

" [die] esmerlik; anjin; difteri, kuşpalazı"

BRÄUNEN : German Turkish

" esmerleştirmek; kızartmak, kavurmak"

BRÄUTIGAM : German Turkish

" [der] güvey; nişanlı erkek"

BRÖCKELIG : German Turkish

gevrek, çabuk ufalanan

BRÖTCHEN : German Turkish

[das] küçük ekmek

BRÜCHIG : German Turkish

" gevrek, kırılgan; çürük; (metal) çapaklı; (ses) çatlak"

BRÜCKE : German Turkish

" [die] köprü; iskele; küçük halı, yolluk"

BRÜDERLICH : German Turkish

kardeşçe

BRÜDERLICHKEIT : German Turkish

[die] kardeşlik

BRÜDERSCHAFT : German Turkish

[die] kardeşlik

BRÜDERSCHAFT TRINKEN : German Turkish

" birbirine ""sen"" diye hitap etmek"