Multilingual Turkish Dictionary

Germany

Germany
ERBE : German Turkish

[das] kalıt, niras, tereke

ERBEN : German Turkish

miras olarak almak

ERBEUTEN : German Turkish

ganimet olarak almak

ERBFAKTOR : German Turkish

[der] gen

ERBFEHLER : German Turkish

[der] kalıtsal kusur

ERBFOLGE : German Turkish

[die] veraset silsilesi

ERBIN : German Turkish

[die] kadın mirasçı

ERBITTERN : German Turkish

kızdırmak, öfkelendirmek

ERBITTERT : German Turkish

amansız, şiddetli

ERBLASSEN : German Turkish

sararmak, beti benzi atmak

ERBLEICHEN : German Turkish

eti benzi uçmak, bozarmak

ERBLICH : German Turkish

kalıtsal, irsi

ERBLICKEN : German Turkish

görmek

ERBLINDEN : German Turkish

kör olmak

ERBMASSE : German Turkish

" [die] mirasın tamamı; genotip"

ERBOSEN : German Turkish

öfkelendirmek

ERBRECHEN : German Turkish

kusmak, istifrağ etmek

ERBRECHT : German Turkish

" [das] veraset hakkı; miras hukuku"

ERBSCHAFT : German Turkish

[die] miras, veraset

ERBSCHAFTSSTEUER : German Turkish

[die] veraset vergisi

ERBSE : German Turkish

" [die] bezelye; nohut"

ERBSTÜCK : German Turkish

[das] evladiyelik

ERBTEIL : German Turkish

" [das] kalıtsal özellik; miras payı"

ERBÄRMLICH : German Turkish

" acınacak halde, sefil durumda, perişan; iğrenç, çok kötü"

ERBÄRMLICHKEIT : German Turkish

[die] sefillik, perişanlık