Germany
Germany
FERNOST : German Turkish
[der] Uzakdoğu
FERNROHR : German Turkish
[das] teleskop
FERNSCHREIBER : German Turkish
[der] telem, uzyazar
FERNSCHRIFTLICH : German Turkish
teleksle
FERNSEHANSAGER : German Turkish
(in [die])[der] televizyon spikeri
FERNSEHAPPARAT : German Turkish
[der] televizyon (alıcısı)
FERNSEHEN : German Turkish
[das] televizyon
FERNSEHEN : German Turkish
televizyon izlemek
FERNSEHER : German Turkish
[der] televizyon
FERNSEHFILM : German Turkish
[der] televizyon filmi
FERNSEHZUSCHAUER : German Turkish
(in [die])[der] televizyon seyircisi
FERNSICHT : German Turkish
[die] perspektif, manzara
FERNSPRECHER : German Turkish
[der] telefon
FERNSPRECHZELLE : German Turkish
[die] telefon kulübesi
FERNSPRECHZENTRALE : German Turkish
[die] telefon santralı
FERNSTUDIUM : German Turkish
[das] açıköğretim, mektupla öğretim
FERNVERKEHR : German Turkish
[der] uzak sefer
FERSE : German Turkish
[die] topuk, ökçe
FERTIG : German Turkish
" hazır; bitmiş, tamam; yorgun, bitkin"
FERTIG SEIN : German Turkish
" hazır olmak; bitkin durumda olmak"
FERTIGBAU : German Turkish
[der] prefabrike ev
FERTIGBRINGEN : German Turkish
" başarmak, becermek, üstesinden gelmek, kıvırmak; yüzü tutmak, cesaret etmek"
FERTIGGERICHT : German Turkish
[das] hazır yemek
FERTIGHAUS : German Turkish
[das] prefabrike ev
FERTIGKEIT : German Turkish
" [die] beceri, marifet, maharet, hüner; el çabukluğu"
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani