Multilingual Turkish Dictionary

Germany

Germany
FIXIEREN : German Turkish

" tespit banyosu yapmak; gözünü dikmek"

FLACH : German Turkish

" düz, yassı; düzayak; yayvan; basık, alçak; sığ"

FLACHE HAND : German Turkish

el ayası

FLACHHEIT : German Turkish

" [die] düzlük; sığlık; yüzeysellik; bayağılık, adilik"

FLACHLAND : German Turkish

[das] düzlük, ova

FLACHS : German Turkish

[der] keten

FLACKERN : German Turkish

titreyerek yanmak

FLAGGE : German Turkish

" [die] bayrak, sancak, bandıra; fors, flama"

FLAGRANT : German Turkish

göze çarpan, belirgin

FLAME : German Turkish

[der]([die]) Flaman

FLAMINGO : German Turkish

[der] flamingo, flamankuşu

FLAMME : German Turkish

[die] alev, yalaz

FLANELL : German Turkish

[der] fanila

FLANKE : German Turkish

" [die] yan; böğür; (futbol) ortalama"

FLASCHE : German Turkish

" [die] şişe; yeteneksiz, beceriksiz"

FLASCHENBIER : German Turkish

[das] şişe birası

FLASCHENZUG : German Turkish

[der] palanga

FLASCHENÖFFNER : German Turkish

[der] şişe açacağı

FLATTERHAFT : German Turkish

hercai, hafifmeşrep

FLATTERN : German Turkish

" uçuşmak; dalgalanmak"

FLAU : German Turkish

" zayıf, dermansız, bitap; (içki) tatsız, yavan; durgun; flu"

FLAUM : German Turkish

[der] ince tüy, ayva tüyü, hav

FLAUSCHIG : German Turkish

ince tüylü, havlı

FLAUSEN : German Turkish

ahane, sudan mazeret

FLAUTE : German Turkish

" [die] rüzgârın kesilmesi; durgunluk"