Multilingual Turkish Dictionary Germany

GEMEINSCHAFT : German Turkish

" [die] topluluk, camia; beraberlik; ilişki, münasebet¡"

GEMEINSCHAFTLICH : German Turkish

" ortak, müşterek; birlikte, beraber¡"

GEMEINSCHAFTSARBEIT : German Turkish

[die] ekip çalışması¡

GEMEINSCHAFTSERZIEHUNG : German Turkish

[die] karma eğitim¡

GEMEINSCHAFTSKUNDE : German Turkish

[die] yurttaşlık bilgisi¡

GEMEINSINN : German Turkish

[der] dayanışma duygusu¡

GEMEINVERSTÄNDLICH : German Turkish

herkesçe kolayca anlaşılabilen¡

GEMEINWOHL : German Turkish

[das] kamu yararı, amme menfaati¡

GEMENGE : German Turkish

" [das] karışım; boğuşma¡"

GEMESSEN : German Turkish

" ölçülü; ağırbaşlı, ciddi, vakur¡"

GEMETZEL : German Turkish

[das] katliam, kırım¡

GEMISCH : German Turkish

[das] karışım, alaşım¡

GEMISCHT : German Turkish

karışık, karma, muhtelif¡

GEMSE : German Turkish

[die] dağ keçisi¡

GEMUNKEL : German Turkish

[das] dedikodu¡

GEMURMEL : German Turkish

" [das] mırıltı, homurtu; şırıltı"

GEMUSTERT : German Turkish

desenli

GEMÄCHLICH : German Turkish

" yavaş; rahat, huzurlu; sükûnetle¡"

GEMÄLDE : German Turkish

[das] resim, tablo¡

GEMÄLDEGALERIE : German Turkish

[die] resim galerisi¡

GEMÄß : German Turkish

" göre, uyarınca, gereğince, mucibince; uygun, münasip¡"

GEMÄßIGT : German Turkish

" ılımlı; (hava) ılıman¡"

GEMÜSE : German Turkish

[das] sebze

GEMÜSEGARTEN : German Turkish

[der] bostan

GEMÜSEHÄNDLER : German Turkish

[der] manav