Multilingual Turkish Dictionary Germany

GERECHTIGKEIT : German Turkish

" [die] adalet, hakkaniyet; haklılık; insaf"

GEREDE : German Turkish

[das] dedikodu, laf

GEREIZT : German Turkish

sinirli, hiddetli

GEREIZTHEIT : German Turkish

[die] sinirlilik, öfke

GERICHT : German Turkish

" [das] mahkeme; hüküm, karar; (yemek) kap"

GERICHTLICH : German Turkish

adli, kazai

GERICHTSBARKEIT : German Turkish

[die] kaza, yargı

GERICHTSHOF : German Turkish

[der] mahkeme

GERICHTSKOSTEN : German Turkish

mahkeme masrafları

GERICHTSSAAL : German Turkish

[der] mahkeme salonu

GERICHTSVERFAHREN : German Turkish

[das] muhakeme usulü

GERICHTSVERHANDLUNG : German Turkish

[die] duruşma, celse

GERICHTSVOLLZIEHER : German Turkish

[der] icra memuru

GERIEBEN : German Turkish

" rendelenmiş; kurnaz, pişkin, uyanık, açıkgöz"

GERING : German Turkish

" küçük, ufak; adi, alçak, bayağı; kısa, kıt"

GERINGACHTEN : German Turkish

küçümsemek

GERINGFÜGIG : German Turkish

ufak tefek, önemsiz

GERINGSCHÄTZIG : German Turkish

küçümseyen, aşağılayan

GERINGSCHÄTZUNG : German Turkish

[die] küçümseme, aşağısama

GERINGSTE : German Turkish

en ufak

GERINNEN : German Turkish

" pıhtılaşmak, koyulaşmak; (süt) kesilmek"

GERINNSEL : German Turkish

" [das] kan pıhtısı; sızıntı"

GERIPPE : German Turkish

" [das] iskelet; (gemi) kaburga"

GERISSEN : German Turkish

kurnaz, uyanık

GERMANE : German Turkish

[der] Cermen