Germany
HALBVOLL : German Turkish
yarı dolu
HALBWEGS : German Turkish
yarı yol
HALBWÜCHSIGE : German Turkish
yeniyetme, buluğa ermemiş
HALBZEIT : German Turkish
[die] haftaym, devre
HALDE : German Turkish
" [die] tepe, bayır; cüruf yığını"
HALFTER : German Turkish
" [die] yular; tabancalık, kuburluk"
HALL : German Turkish
[der] ses, sada
HALLE : German Turkish
" [die] hol; salon; dehliz; hangar; hal"
HALLEN : German Turkish
tınlamak, çınlamak, yansımak, aksetmek
HALLENBAD : German Turkish
[das] kapalı yüzme havuzu
HALLO : German Turkish
alo!
HALLUZINATION : German Turkish
[die] halüsinasyon, sanrı
HALM : German Turkish
" [der] sap; saman çöpü"
HALS : German Turkish
" [der] boyun; boğaz, gırtlak; (şişe) ağız"
HALS ÜBER KOPF : German Turkish
aceleyle, hızla
HALS- UND BEINBRUCH! : German Turkish
ol şanslar
KUPPELEI : German Turkish
[die] pezevenklik, muhabbet tellallığı
KUPPELN : German Turkish
" pezevenklik etmek, muhabbet tellallığı yapmak; debriyaj pedalına basmak, debriyaj yapmak"
KUPPLER : German Turkish
[der] pezevenk, muhabbet tellalı
KUPPLUNG : German Turkish
[die] debriyaj, kavrama
KUR : German Turkish
[die] kür, tedavi
KURBEL : German Turkish
" [die] krank; dirsek; manivela"
KURBELWELLE : German Turkish
[die] krank mili, dirsekli mil
KURGAST : German Turkish
[der] kaplıca ziyaretçisi, kaplıcaya tedaviye gelen kimse
KURIEREN : German Turkish
iyileştirmek, tedavi etmek, hastalıktan kurtarmak
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani