Multilingual Turkish Dictionary

Germany

Germany
UNGESETZLICH : German Turkish

yasadışı, yolsuz, kanuna aykırı

UNGESTEMPELT : German Turkish

(pul) damgasız

UNGESTRAFT : German Turkish

cezasız

UNGESTÖRT : German Turkish

" rahatsız edilmemiş; rahatsız edilmeden"

UNGESTÜM : German Turkish

[das] atılganlık, ataklık, hırslılık

UNGESTÜM : German Turkish

atılgan, tez canlı, atak, hırslı

UNGESUND : German Turkish

" sağlıksız, sağlığa zararlı; hastalıklı"

UNGETRÜBT : German Turkish

" bulanmamış, berrak; (dostluk) saf, gerçek, hakiki"

UNGETÜM : German Turkish

[das] canavar

UNGEWIß : German Turkish

elirsiz, kesin olmayan

UNGEWIßHEIT : German Turkish

[die] belirsizlik, kesin olmayış

UNGEWÖHNLICH : German Turkish

alışılmamış, farklı

UNGEZIEFER : German Turkish

[das] haşarat, böcekler

UNGEZOGEN : German Turkish

arsız, yüzsüz, terbiyesiz

UNGEZOGENHEIT : German Turkish

[die] arsızlık, yüzsüzlük, terbiyesizlik

UNGEZWUNGEN : German Turkish

" doğal, yapmacık olmayan; serbest, teklifsiz"

UNGLAUBLICH : German Turkish

inanılmaz

UNGLAUBWÜRDIG : German Turkish

güvenilmez

UNGLEICH : German Turkish

" benzemeyen; eşit olmayan; çok daha"

UNGLEICHARTIG : German Turkish

farklı, değişik

UNGLEICHHEIT : German Turkish

" [die] benzememe; eşitsizlik"

UNGLÄUBIG : German Turkish

dinsiz, imansız

UNGLÜCK : German Turkish

" [das] felaket, facia; talihsizlik, bahtsızlık; kaza"

UNGLÜCKLICH : German Turkish

" talihsiz, şanssız; üzgün, hüzünlü; uğursuz, meşum"

UNGLÜCKLICHERWEISE : German Turkish

ne yazık ki, maalesef