Germany
UNTERTASSE : German Turkish
[die] fincan tabağı
UNTERTAUCHEN : German Turkish
" dalmak; ortadan kaybolmak "
UNTERTEIL : German Turkish
alt (kısım)
UNTERTEILEN : German Turkish
ölmek, sınıflandırmak, gruplara ayırmak
UNTERTERTIA : German Turkish
[die] lisenin dördüncü sınıfı
UNTERTITEL : German Turkish
[der] (film) altyazı
UNTERTÄNIG : German Turkish
" uysal, itaatli, köle gibi; dalkavuk "
UNTERWEISEN : German Turkish
öğretmek, ders vermek
UNTERWERFEN : German Turkish
" boyunduruk altına almak, tabi kılmak; yenmek, mağlup etmek"
UNTERWÄSCHE : German Turkish
yolda
UNTERWÜRFIG : German Turkish
dalkavuk, yağcı, yaltakçı, kul köle
UNTERZEICHNEN : German Turkish
imza atmak, imzalamak
UNTERZIEHEN : German Turkish
tabi tutmak
UNTREU : German Turkish
vefasız, sadakatsiz
UNTREUE : German Turkish
[die] vefasızlık, sadakatsizlik
UNTRÖSTLICH : German Turkish
" avutulamaz; teselli bulmaz "
UNTUGEND : German Turkish
[die] kötü alışkanlık, kusur
UNTÄTIG : German Turkish
tembel, aylak, kaldırım mühendisi
UNUMGÄNGLICH : German Turkish
" kaçınılmaz; elzem, zorunlu "
UNUMWUNDEN : German Turkish
" açık, dümdüz; açıkça, dobra dobra "
UNUNTERBROCHEN : German Turkish
" kesintisiz, aralıksız; durmadan, mütemadiyen "
UNVERANTWORTLICH : German Turkish
" sorumsuz, mesuliyetsiz; affedilemez "
UNVERBESSERLICH : German Turkish
düzelmez, yola gelmez, ıslah olmaz, adam olmaz
UNVERBINDLICH : German Turkish
" zorunlu olmayan, isteğe bağlı; yükümlülük getirmeyen; soğuk nevale, mesafeli "
UNVERBLÜMT : German Turkish
dobra dobra, sözünü esirgemeden
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani