Multilingual Turkish Dictionary

Germany

Germany
VERZWICKT : German Turkish

çetin, zor, arapsaçı gibi

VERZÖGERN : German Turkish

" geciktirmek; sürüncemede bırakmak"

VERZÖGERUNG : German Turkish

[die] gecikme

VERZÖGERUNGSTAKTIK : German Turkish

[die] engelleme taktiği

VERZÜCKEN : German Turkish

hayran bırakmak, aşka getirmek, meftun etmek

VERZÜCKT : German Turkish

vurulmuş, aşka gelmiş, meftun

VERZÜCKUNG : German Turkish

[die] vecit, esrime, kendinden geçme

VERÄCHTLICH : German Turkish

" alçak, aşağılık; küçültücü, aşağılayıcı"

VERÄNDERLICH : German Turkish

" değişken; kararsız, istikrarsız "

VERÄNDERLICHKEIT : German Turkish

" [die] değişkenlik; istikrarsızlık "

VERÄNDERN : German Turkish

değiştirmek, başkalaştırmak

VERÄNDERUNG : German Turkish

" [die] değişme, değiştirme; değişiklik "

VERÄRGERN : German Turkish

kızdırmak, darıltmak

VERÄUßERN : German Turkish

" satmak, elden çıkarmak; devretmek "

VERÖDEN : German Turkish

" ıssızlaştırmak, tenhalaştırmak; ıssızlaşmak, tenhalaşmak"

VERÖFFENTLICHEN : German Turkish

yayımlamak

VERÖFFENTLICHUNG : German Turkish

[die] yayın

VERÜBELN : German Turkish

(birine bir şeyden dolayı) gücenmek

VERÜBEN : German Turkish

(kötü bir şey) yapmak, işlemek

VETO : German Turkish

[das] veto

VETTER : German Turkish

[der] kuzen

VETTERNWIRTSCHAFT : German Turkish

[die] akraba kayırıcılığı

VIA : German Turkish

yoluyla

VIBRIEREN : German Turkish

titreşmek

VIEH : German Turkish

[das] davar, sığır