Multilingual Turkish Dictionary Germany

ZUSAMMENBLEIBEN : German Turkish

irbirinden ayrılmamak

ZUSAMMENBRECHEN : German Turkish

" yıkılmak, çökmek; yere yığılmak"

ZUSAMMENBRINGEN : German Turkish

" bir araya getirmek, kavuşturmak; barıştırmak, aralarını bulmak"

ZUSAMMENBRUCH : German Turkish

" [der] yıkılma, çökme; batma, iflas"

ZUSAMMENFAHREN : German Turkish

" çarpışmak; ürkmek"

ZUSAMMENFASSEN : German Turkish

" özetlemek; bir araya getirmek, toplamak"

ZUSAMMENFASSEND : German Turkish

" özetleyici; özet olarak"

ZUSAMMENFASSUNG : German Turkish

[die] özet

ZUSAMMENFINDEN : German Turkish

toplamak

ZUSAMMENFLIEßEN : German Turkish

(akarsu) kavuşmak, birleşmek

ZUSAMMENFLUß : German Turkish

[der] akarsu kavşağı

ZUSAMMENFÜGEN : German Turkish

irleştirmek

ZUSAMMENGEHÖREN : German Turkish

" birbirine bağlı olmak, birbirini tamamlamak; çift oluşturmak"

ZUSAMMENGESETZT : German Turkish

" bileşik, mürekkep; ibaret, müteşekkil"

ZUSAMMENHALTEN : German Turkish

irbirine bağlı olmak

ZUSAMMENHANG : German Turkish

" [der] bağlantı, ilgi; (metin) bağlam"

ZUSAMMENHANGLOS : German Turkish

" bir araya gelmek, toplanmak; buluşmak, görüşmek"

ZUSAMMENHÄNGEN : German Turkish

irbirine bağlı olmak, aralarında bağlantı olmak

ZUSAMMENKUNFT : German Turkish

" [der] toplantı; görüşme"

ZUSAMMENLAUFEN : German Turkish

" koşuşmak, üşüşmek; (yol/akarsu) birleşmek; (renk) birbirine girmek; (kumaş) çekmek"

ZUSAMMENLEGEN : German Turkish

" bir araya koymak; (mektup vb.) katlamak, dürmek; birleştirmek; (para) toplamak"

ZUSAMMENNEHMEN : German Turkish

toplamak, bir araya getirmek

ZUSAMMENPASSEN : German Turkish

" birbirine uymak; uyuşmak"

ZUSAMMENPRALLEN : German Turkish

çarpışmak

ZUSAMMENSCHLAGEN : German Turkish

" birbirine vurmak; paramparça etmek; katlamak"