Multilingual Turkish Dictionary

Germany

Germany
BELANGLOS : German Turkish

önemsiz

BELASTEN : German Turkish

yüklemek; sıkıntı vermek; zimmetine geçirmek

BELASTUNG : German Turkish

yük

BELAUFEN : German Turkish

etmek, varmak, tutmak

BELEBT : German Turkish

canlı, hareketli

BELEG : German Turkish

tic. makbuz alındı; belge, kanıt; örnek

BELEGEN : German Turkish

örtmek; kanıtlamak; işgal etmek

BELEGSCHAFT : German Turkish

personel

BELEHREN : German Turkish

öğretmek, anlatmak

BELEIDIGEN : German Turkish

hakaret etmek, aşağılamak; kırmak, gücendirmek

BELEIDIGUNG : German Turkish

hakaret, aşağılama

BELEUCHTEN : German Turkish

ışıklandırmak, aydınlatmak

BELEUCHTUNG : German Turkish

aydınlatma

BELIEBIG : German Turkish

gelişigüzel, rasgele

BELIEBT : German Turkish

sevilen, popüler

BELLEN : German Turkish

havlamak

BELOHNEN : German Turkish

ödüllendirmek

BELOHNUNG : German Turkish

ödül

BELUSTIGEN : German Turkish

eğlendirmek

BELÄSTIGEN : German Turkish

ahatsız etmek, canını sıkmak

BELÜGEN : German Turkish

yalan söylemek, kandırmak

BEMACHTIGEN : German Turkish

de. ele geçirmek, zaptetmek

BEMERKEN : German Turkish

farkına varmak; belirtmek söylemek

BEMERKUNG : German Turkish

söz

BEMÜHEN : German Turkish

ahatsız etmek, zahmete sokmak; de. zahmet etmek