Multilingual Turkish Dictionary

Germany

Germany
DESINFIZIEREN : German Turkish

dezenfekte etmek

DESODORANT : German Turkish

deodran

DESPOT : German Turkish

despot; zalim, gaddar, kıyıcı (kışı)

DESSEN : German Turkish

ki onun

DESSENUNGEACHTET : German Turkish

una karşın, bununla birlikte

DESSERT : German Turkish

üstlük (meyve, tatlı vs.), çerez

DESTILLATION : German Turkish

damıtma

DESTILTIEREN : German Turkish

damıtmak

DESTO : German Turkish

daha, o derece o kadar

DESTRUKTIV : German Turkish

yıkıcı

DESWEGEN : German Turkish

u nedenle. bu yüzden, bundan dolayı

DETEKT : German Turkish

ozukluk, arıza, aksama, kusur, defo

DETEKTIV : German Turkish

detektif

DEUTEN : German Turkish

göstermek, ışaret etmek; ima etmek. açıklamak, anlam çıkarmak, yorumda bulunmak

DEUTLICH : German Turkish

açık, anlaşılır

DEUTLICHKEIT : German Turkish

açıklık, anlaşılırlık

DEUTSCH : German Turkish

Alman, Alman halkına ilişkin, Almanya'ya ilişkin

DEUTSCH, : German Turkish

Almanca

DEUTSCHE : German Turkish

,e Alman

DEUTSCHLAND : German Turkish

Almanya

DEUTSCHSPRACHIG : German Turkish

AImanca konuşan; Almanca yazılmış

DEUTUNG : German Turkish

yorum, açıklama, anlam verme, tefsir

DEVISE : German Turkish

parola

DEVISEN : German Turkish

(ç.) döviz

DEVRE; VITES DEÐIÞTIRME. : German Turkish

Scham utanma, utanç