Germany
Germany
FAHRSTUHL : German Turkish
asansör
FAHRT : German Turkish
(bir taşıtla) gidiş; yolculuk
FAHRZEUG : German Turkish
taşıt
FAKTOR : German Turkish
etken, etmen
FAKTUM : German Turkish
olay, olgu
FAKULTÄT : German Turkish
fakülte
FALKE : German Turkish
doğan
FALL : German Turkish
düşme; olay; dava; dilb. hal, durum
FALLE : German Turkish
tuzak
FALLEN : German Turkish
düşmek; şehit düşmek
FALLS : German Turkish
eğer
FALLSCHIRM : German Turkish
paraşüt
FALSCH : German Turkish
yanlış; sahte
FALTE : German Turkish
kıvrım, plise; buruşuk
FALTEN : German Turkish
katlamak
FALTIG : German Turkish
kıvrımlı; kırışık
FAMILIE : German Turkish
aile
FAMILIENNAME : German Turkish
soyadı
FAMILIENSTAND : German Turkish
medeni hal
FAMILIÄR : German Turkish
teklifsiz, senli benli
FANATIKER : German Turkish
ağnaz
FANATISCH : German Turkish
ağnaz, tutucu
FANATISMUS : German Turkish
ağnazlık
FANG : German Turkish
yakalam; av
FANGEN : German Turkish
yakalamak, tutmak; de. yakalanmak
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani