Multilingual Turkish Dictionary Turkish To English

YÜZ TARAFI : Turkish English

n. obverse

YÜZ TORNACISI : Turkish English

n. facer

YÜZ TUTMA : Turkish English

n. tendency

YÜZ TUTMAK : Turkish English

v. tend

YÜZ VEREN : Turkish English

adj. indulgent

YÜZ VERİP ŞIMARTMAK : Turkish English

v. spoil

YÜZ VERME : Turkish English

n. indulgence

YÜZ VERMEK : Turkish English

v. countenance, indulge, pamper, pander to smb

YÜZ VERMEMEK : Turkish English

v. discountenance

YÜZ YAŞINDA : Turkish English

adj. centenarian

YÜZ YAŞINI AŞMIŞ KİMSE : Turkish English

n. centenarian

YÜZ YÜZE : Turkish English

adj. face to face

YÜZ YÜZE GELMEK : Turkish English

v. encounter, face

YÜZ YÜZE GETİRMEK : Turkish English

v. confront

YÜZ YÜZE GÖRÜŞME : Turkish English

n. tete a tete

YÜZBAŞI : Turkish English

n. captain, lieutenant, lieutenant senior grade

YÜZBAŞILIK : Turkish English

n. captaincy, captainship, lieutenancy

YÜZDE : Turkish English

adj. per centum, percent

YÜZDE : Turkish English

adv. per cent

YÜZDE : Turkish English

n. percent, percentage

YÜZDE BİR : Turkish English

adj. centesimal

YÜZDE BİRLİK : Turkish English

adj. centesimal

YÜZDE VE BOYUNDA OLUŞAN BİR MANTAR : Turkish English

n. barber's itch

YÜZDE YÜZ : Turkish English

adj. hundred percent

YÜZDESİ : Turkish English

n. percentage