Multilingual Turkish Dictionary

Turkish To Turkish

Turkish To Turkish
KOÇ : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

İngilizce coach (antrenör). Dilimize daha önce girmiş bulunan antrenör yerine son zamanlarda çoğunlukla koç kelimesi kullanılmaktadır. Antrenör ve koç kelimeleri için teklif ettiğimiz karşılık: çalıştırıcı. Örnek: Takımın çalıştırıcısı, "Bundan sonra karşılaşmalara daha iyi hazırlanacağız." dedi

KRAMPON : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

Fransızca crampon (kanca, çengel). Spor ayakkabılarının altına yerleştirilen ve kaymayı önleyen, deriden veya madenden küçük konik parçalar. Teklif ettiğimiz karşılık: tutmalık. Örnek: Tutmalıklar, çimlerde kaymayı önlüyor. Spor yazarları ve muhabirlerince krampon kelimesi çok defa "futbol ayakkabısı", hatta mecazî olarak "futbolcu" yerine kullanılmaktadır

KREASYON : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

Fransızca création (yaratılma; yaratma). Son zamanlarda moda dünyasında yeni modeller için sıkça kullanılmaktadır. Bu anlam için teklif ettiğimiz karşılık: yaratım. Örnek: Düzenlenen defilede ilkbahar yaratımları gösterildi

KREATİF - KREATÖR : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

İngilizce creative (yaratıcı), Fransızca créateur (yaratıcı). Dilimizde yeni modeller ortaya koyan kimse için kullanılmaktadır. Bu anlam için teklif ettiğimiz karşılık: yaratımcı. Örnek: Yaratımcılarımız, yeni modelleriyle Avrupa moda dünyasında da isimlerini duyurdular

KREDİBİLİTE : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

Fransızca crédibilité sözü dilimizde "kredi, itibar, güvenilirlik, borç olarak alınan veya verilen mal, para" anlamlarında kullanılır. Bu söz için önerimiz güvenilirlik'tir. Örnek: Bankanın, Türkiye'nin güvenilirliğini olumsuz yönde değerlendirmesi, dövizin yükselmesine, borsanın inişine yol açtı

KREDİTÖR : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

Fransızca creditor. "Sağladığı bir kredi, mal veya hizmet karşılığında bir para ödenmesini veya bir yükümlülüğün yerine getirilmesini istemeye hakkı olan taraf; ödünç veren (banka)" anlamlarında dilimize geçen bu kelime için Kurulumuz, kredi açıcı karşılığını önermektedir. Örnekler: Kredi açıcı ülkeler gerekli gördükleri takdirde Bosna'nın imarına katılacaklar. Toplam tutarın 800 milyon dolarlık bölümü 36 kredi açıcı kuruluş tarafından dış borç yoluyla karşılanacak

KREMATORYUM : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

Fransızca crématorium. "Ölülerin yakıldığı yer" anlamında dilimize geçen bu kelime için Kurulumuzun önerisi yakmalık'tır. Örnek: Amerika'nın San Antonio eyaletindeki Woodlawn Mezarlığı‘nın yakmalığında çalışan görevliler, 181 kiloluk bir cesedi yakmak isteyince yangın çıktı

KRİPTO : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

Yunanca kryptos (saklı). Yunancadan diğer dillere ve dilimize geçen bu söz "gizli, kapalı, muammalı" anlamını taşımaktadır. Komisyonumuz, Türkçedeki kullanımı için şifreli yazı, saklı yazı karşılıklarının uygun olacağı görüşünde birleşmiştir. Örnek: AB ülkelerindeki çok sayıdaki büyük elçi, Ankara’ya değişiklik beklemedikleri konusunda uyarı mektupları ve saklı yazılar gönderdiler

KRİTER : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

Fransızca critère (ölçüt, kıstas). Bu kelimenin dilimizde zaten karşılıkları vardır: ölçüt, kıstas. Örnek: Genellikle seçmen yaşı ölçüt (kıstas) olarak kabul ediliyor

KRONOMETRE : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

Fransızca chronomètre. “Belirli bir işlemin, yarışmanın veya teknik alanında belli bir işin kısa süresini ölçmek amacıyla kullanılan alet”. Kurulumuz bu söze karşılık olarak daha önceden teklif edilmiş olan süreölçer kelimesinin benimsenmesine karar vermiştir. Örnek: Süreölçerin bozulması ünlü sporcu için şanssızlık oldu

KRUPİYE : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

Fransızca croupier (kumarhanede oyun görevlisi). Bu kelime için oyun görevlisi veya çocuk oyunlarındaki "ebe" sözünden hareketle kumar ebesi karşılıklarını teklif ediyoruz. Örnek: Oyun görevlisi (kumar ebesi), kazanan numaraları yüksek sesle masadakilere bildiriyordu

KULVAR : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

Fransızcadan dilimize giren bu söz, Türkçe Sözlük’te “bazı yarışlarda koşucu veya yüzücünün koştuğu, yüzdüğü yarış şeridi" anlamındadır. Kurulumuz bu kelimenin spordaki kullanımı için şerit, mecaz anlamındaki kullanımları için de yol ve çizgi karşılıklarının uygun olacağı görüşündedir. Örnek: Sir Paul Mc Cartney, artık klâsik müzik yolunda koşuyor

KUPÜR : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

Fransızca coupure. Daha çok gazete ve dergilerden kesilmiş yazılar için kullanılan bu kelimeye karşılık olarak Kurulumuz, kesik sözünün uygun olduğu görüşündedir. Bilindiği gibi kupür, bankacılıkta "bir tahvilin parçaları, standart banknot değerinin altında değer taşıyan kıymetli kâğıt" anlamında kullanılmaktadır. Kesik sözü bu anlam için de kullanılmalıdır. Örnekler: Kesiklerin bölünmesi ortakların aleyhine olabilir. Hisse senetlerinin mevcut kesikleri daha küçük kesiklere bölünecek

KÜMÜLÂTİF : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

Fransızca cumulatif (bir araya gelen, birbirine eklenen). Dilimizde daha çok "birikmiş, katlanmış" anlamlarında kullanılan bu kavram için teklif ettiğimiz karşılıklar: katlanmış, birikmiş, kümeli. Örnek: Üniversitemizin bu yıl bütçe dışındaki birikmiş (kümeli, katlanmış) gelirleri 21 milyar lira olmuştur

KÜRATÖR : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

İngilizceden (curator) dilimize giren bu kelime "müze veya kütüphane müdürü" anlamındadır. Kurulumuz, bu görevin aynı zamanda koruyucu ve kollayıcı özelliğini vurgulayarak, bu söze karşı kollayıcı karşılığının kullanılmasını önermektedir. Örnek: Janice Blackburn’ın kollayıcılığını yaptığı çağdaş dekoratif sanat sergisi 6 Şubat tarihinde açılacak

LABTOP : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

İngilizce lab ve top kelimelerinden oluşan bu söz, küçük, taşınabilir, her ortamda kullanılabilen bir tür bilgisayarın adıdır. Kurulumuz, bu kelimeye karşılık olarak dizüstü sözünün uygun olduğunda birleşmiştir. Aslı dizüstü bilgisayarı olan bu tamlamanın zamanla, yalnızca dizüstü şeklinde tek başına bu bilgisayar türünü anlatarak yaygınlaşacağı beklenmektedir. Örnek: Dizüstü bilgisayarı için ilk taksiti yatırdım, şimdi Mercury PC kampanyasına katılacağım

LASER-DİSC : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

İngilizceden dilimize geçen ve sinema alanında kullanılan bu kelimeye karşılık olarak Kurulumuzun önerisi ışıklı teker’dir. Örnek: Ünlü Amerikalı şarkıcının 1994 yılında verdiği konseri Aksanatta ışıklı tekerden izleyebilirsiniz

LEASİNG : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

İngilizce leasing (kiralama; kira kontratı). Son zamanlarda bir ekonomi terimi olarak gazetelerde sık sık görülen bu kelimeye hiç ihtiyaç yoktur. Bu kavramın dilimizde karşılığı zaten vardır: kiralama. Örnek: Artık Türk kiralama şirketleri, yurt dışından bir malı kiralayarak Türkiye'ye getirebiliyorlar

LİBERASYON : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

Fransızca liberation. “Bir yükümlülükten kurtulma, özgürlüğe kavuşma” anlamlarında olan bu söz, Türkçede daha çok bir ekonomi terimi olarak kullanılır. “İthalâtı serbest bırakma, sınırlamaları kaldırma” demektir. Bu söz için Kurulumuz, genel anlamıyla serbestlik, ticaretteki anlamıyla da dış ticaret serbestliği karşılıklarını önermektedir. Örnek: Bu çok önemli bir karardır ve Türkiye'de dış ticaret serbestliğine geçişin ilk basamağıdır

LİBERO : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

Futbolda, "savunmanın gerisinde bulunan serbest savunma oyuncusu" anlamında kullanılan bu kelime için güzel bir karşılık vardır: son adam. Örnek: Ahmet, karşılaşmaya son adam olarak çıktı

LİFTİNG : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

İngilizce lifting. Bizde daha çok tıp alanında estetik terimi olarak kullanılan bu söz için gerdirme kelimesi önerilmiştir. Örnek: Geçtiğimiz günlerde Berlin'de düzenlenen ve dünyanın en önde gelen estetik cerrahlarını bir araya getiren toplantıların ana gündemini gerdirme konusu oluşturdu

LİKİDİTE : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

Fransızca liquidité (sıvılık, akışkanlık; paraya çevrilebilirlik). Teklif ettiğimiz karşılık: akışkanlık. Örnek: Düşük kur politikasının uygulandığı bir sırada aşırı bir akışkanlık yaratıldı

LİKİT : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

Fransızca liquide (sıvı, akıcı; nakit). Likit için dilimizde güzel bir karşılık vardır: sıvı. Ancak son zamanlarda, bir ekonomi terimi olarak "kullanılması hemen mümkün olan para" anlamında yaygınlaşmıştır. Bu anlam için teklif ettiğimiz karşılıklar: nakit, akışkan. Örnek: Piyasada nakit (akışkan) sorunu arttı ve sanayici borcunu ödeyemez duruma düştü

LİMİT : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

Fransızca limite. "Bir şeyin nicelik bakımından erişebileceği en son nokta veya yer." Matematikte ise "değişken bir büyüklüğün istenildiği kadar yaklaşabildiği durağan büyüklük" anlamlarında olan bu söz için Kurulumuz, yerine göre, uç, sınır ve üst sınır kelimelerinin kullanılabileceğini kararlaştırmıştır. Örnekler: Bazı ülkelerde demokrasinin sınırları giderek daha yaygın biçimde tartışılmaya başlıyor. Bankalar, müşterileriyle yapacakları sözleşmelerde onların, çekin üzerinde üst sınır belirtilmemişse çekte yazılı bütün meblâğı ödemekten, üst sınır belirtilmişse bu sınıra kadar ödemede bulunmaktan sorumlu tutulmalarını öngörüyor

LİPOSTRUCTURE : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

İngilizce liposuction ile aynı kökten gelen lipostructure ise “yağ aldırma işlemi sırasında alınan yağların yüzün belli bölgelerine enjekte edilmesi yoluyla yüze genç bir görünüm kazandırılması” anlamındadır. Bu kelimeye teklif ettiğimiz karşılık ise yağ ekletme