Multilingual Turkish Dictionary

Turkish

Turkish
HASARDİDE : Turkish Turkish Hukuk

Hasara uğramış

HASBELKADER : Turkish Turkish Hukuk

Kaderin sonucu, kaderin gerektirdiği biçimde

HASBELİCAP : Turkish Turkish Hukuk

Gerekmesi nedeniyle

HASBET TAALLUK : Turkish Turkish Hukuk

İlgisi gerğince,ilgisi nedeniyle, ilişkisi yüzünden

HASEBİYLE : Turkish Turkish Hukuk

Yüzünden; dolayısıyla; bu nedenle

HASEKİ : Turkish Turkish Hukuk

Osmanlı sarayında görevli silahlı muhafız

HASENAT : Turkish Turkish Hukuk

İyi işler; hayırlı işler; iyilikler

HASILA : Turkish Turkish Hukuk

Verim, ürün

HASILI : Turkish Turkish Hukuk

Sözün kısası, özet olarak

HASLET : Turkish Turkish Hukuk

Mizaç, huy

HASM-I MÜTEVARİ : Turkish Turkish Hukuk

Yargılamaya gelmediği gibi temsilcide göndermeyen taraf

HASMANE HAREKET : Turkish Turkish Hukuk

Düşmanca davranış

HASMEYN : Turkish Turkish Hukuk

İki hısım

HASR : Turkish Turkish Hukuk

Etrafını çevirme; belirleme; sıkıştırma

HASRETME : Turkish Turkish Hukuk

Özgüleme

HASSA : Turkish Turkish Hukuk

Özellik; Osmanlı sarayına ve padişaha ait şeyler

HASSATEN : Turkish Turkish Hukuk

Özellikle

HATAR : Turkish Turkish Hukuk

Tehlike, muhatara

HATEM : Turkish Turkish Hukuk

Mühür ve imza yerine kullanılan ve kağıtlara basılan mühür

HATIL : Turkish Turkish Hukuk

Duvarı sağlamlaştırmak için taşların arasına yatay olarak konulan tahta direk

HATTI BALA : Turkish Turkish Hukuk

Doruk çizgisi

HATTI İSTİVA : Turkish Turkish Hukuk

Ekvator çizgisi

HAVAR : Turkish Turkish Hukuk

Sebze ekilen yer

HAVAS : Turkish Turkish Hukuk

Hassalar, haslar, nitelikler, duyu organları