Multilingual Turkish Dictionary

Turkish

Turkish
MECZUM BULUNMAK : Turkish Turkish Hukuk

Kesinlikle kabul edilebilmek

MECZUP : Turkish Turkish Hukuk

Aklını yitirmiş; cezbedilmiş; kendini tanrıya vermiş

MEDAR : Turkish Turkish Hukuk

Dayanak, yardım, elverişli

MEDAR OLMAK : Turkish Turkish Hukuk

Yaramak, katkı olmak

MEDARI TATBİK : Turkish Turkish Hukuk

Uygulamaya elverişli, uygulanabilir

MEDARI İFTİHAR : Turkish Turkish Hukuk

İftihar nedeni, övünme vesilesi

MEDENİ ÖLÜM : Turkish Turkish Hukuk

Kişinin tüm medeni haklarının elinden alınması

MEDHAL : Turkish Turkish Hukuk

Giriş; dahil olacak yer; kapı; antre

MEDHALDAR : Turkish Turkish Hukuk

Bir işe karışmış olan, bir işte parmağı bulunan

MEDLUL : Turkish Turkish Hukuk

Delillendirilmiş, delil getirmiş şey, bir kelimeden yada işaretten anlaşılan

MEDRESETULKUZAT : Turkish Turkish Hukuk

Eskiden hukuk öğretimi yapan okul

MEDYUN : Turkish Turkish Hukuk

Borçlu

MEFHUM : Turkish Turkish Hukuk

Kavram

MEFHUMU MUHALİF : Turkish Turkish Hukuk

Aksi ile kanıt; kavramın zıddı

MEFKUD : Turkish Turkish Hukuk

Yeri ve yaşayıp yaşamadığı belli olmayan kayıp (yitik) kişi

MEFKURE : Turkish Turkish Hukuk

Ülkü

MEFLUÇ : Turkish Turkish Hukuk

Felçli

MEFRUZ : Turkish Turkish Hukuk

Farz edilmiş; varsayılmış

MEFRUZ CEBİR : Turkish Turkish Hukuk

Varsayılan zorlama; zorlamanın varsayıldığı durumlar

MEFRUZ SUÇ : Turkish Turkish Hukuk

Hayali suç; ortada kanunun tanımladığı anlamda bir hareketin yapılmamış olması; mefruz suç cezalandırılmaz

MEFRUĞ : Turkish Turkish Hukuk

Başkasına devredilmiş; ferağ edilmiş

MEFRUĞUNBİH : Turkish Turkish Hukuk

Devir konusu şey

MEFRUĞUNLEH : Turkish Turkish Hukuk

Kendisine bir şey veya hak devrolunan kimse

MEFRUŞ : Turkish Turkish Hukuk

Döşeli

MEFSUH : Turkish Turkish Hukuk

Feshedilmiş, ortadan kaldırılmış, geçersiz sayılmış