Multilingual Turkish Dictionary

Turkish

Turkish
SERDETMEK : Turkish Turkish Hukuk

İleri sürmek, öne sürmek, ortaya atmak; belirtmek

SERDÜMEN : Turkish Turkish Hukuk

Dümen kullanan uzman tayfa

SERENCAM : Turkish Turkish Hukuk

Son, başa gelenler

SERGÜZEŞT : Turkish Turkish Hukuk

Serüven, macera

SERHAT : Turkish Turkish Hukuk

Sınır

SERHATLİ : Turkish Turkish Hukuk

Sınır boylarında nöbet bekleyen asker

SERKATİP : Turkish Turkish Hukuk

Başkatip

SERKEŞ : Turkish Turkish Hukuk

İtaatsiz; dikbaşlı; inatçı

SERLEVHA : Turkish Turkish Hukuk

Yazı başlığı, ünvan

SERMAYE İKRAZI : Turkish Turkish Hukuk

Paranın uzun vadeli sabit tesislere yatırılması

SERMAYEİ MESTURE : Turkish Turkish Hukuk

Örtülü sermaye

SERPUŞ : Turkish Turkish Hukuk

Başlık; başa giyilen şapka

SERTESER : Turkish Turkish Hukuk

Baştanbaşa; bütün

SEVAHİL : Turkish Turkish Hukuk

Sahiller, kıyılar

SEVKİTABİİ : Turkish Turkish Hukuk

İçgüdü

SEVM : Turkish Turkish Hukuk

İstem; talep; satış sözleşmesinde satıcının satma, alıcının alma istemi

SEYLAP : Turkish Turkish Hukuk

Su basması

SEYRANGAH : Turkish Turkish Hukuk

Gezme yeri

SEYRÜSEFAİN : Turkish Turkish Hukuk

Gemicilik, denizcilik

SEYRÜSEFER : Turkish Turkish Hukuk

Gidiş geliş; trafik

SEYYAL : Turkish Turkish Hukuk

Akıcı, akışkan, akan

SEYYANEN : Turkish Turkish Hukuk

Eşit olarak; herkese aynı miktarda

SEYYARE : Turkish Turkish Hukuk

Gezegen

SEYYİD : Turkish Turkish Hukuk

Efendi; bey; ağa; Hz. Hasan'dan gelme soy